YARISI YOKSUN
Dört büyük meleklerden biri olan Cebrail, Allahu Teala’nın huzuruna çıkarak, “günahkarla günahsızı nasıl ayırt ediyorsunuz?” sormuş. Allahu Teala, Cebrail’i yeryüzüne göndererek, kendisinin de bakmasını istemiş.
Cebrail, bir evin kapısını çalar. Yaşlı bir kadın kapıyı açar. Melek, kadına komşusunun nasıl bir insan olduğunu sorar. Yaşlı kadın, “sormayın! Sürekli namaz bozduruyor. Evine gelen gidenlerin haddi hesabı yok. Namaza duruyorum. Bir ses duyuyorum hemen cama koşup bakıyorum. Tabii namaz bozuluyor. Tekrar baştan başlıyorum.”
Cebrail, tamam deyip karşı ki, eve gider. Genç bir kadın kapıyı açar. Melek, aynı soruyu sorar. Genç kadın, “komşum çok iyi bir insandır. Namazında niyazındadır. Kimseye kötü söz söylediğini duymadım. Kendi halinde iyi bir kadındır.”
Cebrail, tekrar Allahu Teala’nın huzuruna çıkarak; “Bende anladım.”
Allahu Teala, hangisi günahkardır. Diye sorar. Cebrail düşünmeden, “yaşlı kadın cennetliktir. Namazında niyazında. Genç kadın namaz kılmıyor. O da cehennemliktir.”
Allahu Teala, “yanlış söyledin. Yaşlı kadın, namaz kılıyor ama gıybet çekti. Genç kadın, günahkar olsa da, gıybet çekmedi. Ve cennetliktir.”
Günümüzde, birbirinin hakkında konuşmak her nedense, moda oldu. Kim daha çok küfür sarf ediyorsa, onun arkasından, “yaşa! Aferin koçum” gibi sözler söyleniyor. Dürüst olan, iyi niyetli olanlara da, “koca enayi” denilmektedir. Tüm bunların yanında gıybet çekmek de, hat safhadadır.
Zamanın başka türlü geçmeyeceğini sanan bu tip zavallılar. Nasıl bir günahın içinde olduklarını da hesaba katamamaktadır. Yaptığının doğru olduğunu sanıp, yanılgının içine düştüğünü fark edemeyecek kadar duyuları körelmiştir.
Politika, yalan üzerine kurulu olduğundan bir çok vaatler yerine gelmemektedir. Herkes kendi açısından olaya baktığından karşı tarafın ne düşündüğünü tam olarak algılayamadığından olur olmaz yerde kendini günahın içerisine sokmaktadır. Yeryüzünde yaşayan her canlının hak ve hukuku ayrı ayrıdır. İnsanlar düşünen tek varlık olduğundan doğanın dengesi de, düşüncelerine göre ayarlanmaktadır. Allah katında, herkes eşittir, hiç kimse birbirinden üstün değildir.
Eşittir. Bu eşitlik ilkesiyle, yapılan bu zulümler neden? Ne yazık ki, toplumun yarısı, dürüstlük ilkesinden yoksun yaşamaktadır.