DUYGU KARAHASANOĞLU


ZİHNİYET DEĞİŞMELİ        

ZİHNİYET DEĞİŞMELİ        


                                                           ZİHNİYET DEĞİŞMELİ        

 

 

                       Afganistan’da ABD’nin oyunu gün yüzüne çıkmaya başlarken, yeni dönemde başlamış oldu. Taliban, Kabil’e girdikten sonra halk telaşa düştü. Ne yapacağını, nereye gideceğini şaşıran halk, havalimanında kalkış yapan uçağın etrafında dolaşarak binmeye çalıştı. Ne var ki, ABD’nin kargo uçağı etrafını saran Afganlılara aldırmadan uçuşunu gerçekleştirdi.  Uçağın tekerleklerine çıkanların arasında Afganistan Milli futbolcusu da vardı.               

                        ABD’nin her zaman ki, politikası masum insanların hayatlarına mal olduğunu bir kez daha Afganistan’da görmüş olduk. İnsan hayatlarını hiçe sayan ABD, bir an önce bu politikasından vazgeçmelidir. Dünyada her insanın yaşam hakkı olduğunu artık bilmelidir. Böl, parçala, öldür. Zihniyetini bırakmalıdır. Yirmi yıl Afganistan’ı hallaç pamuğu gibi atıp, şimdi de “geri dönüyoruz.” Demenin manası ve esprisi yoktur. Zaten o topraklardan hiç çıkmadı. Sadece kamuoyuna çıktığını beyan etti.

Taliban’la yaptığı anlaşmanın yanlış olduğunu şimdi söylemesi ne kadar inandırıcıdır. Ülkeleri karıştırarak o insanları yollara düşürmenin sınır ülkeleri için yarattığı tehdit gözler önündeyken, ABD, yönetimi hiçbir şey olmamış gibi davranması, dahası kullandığı insanları bir başka ülkeye yüklemesi, hiçbir uluslar arası  anlaşmaya uygun düşmez.

ABD, şunu bilmelidir ki, her ülkenin bir anayasası, bir dili, bir dini ve bayrağı vardır. Deniz aşırı ülkeden geleceksin, Ortadoğu’yu Asya’yı, Afrika’yı karıştıracaksın, o insanları vatanlarından yurtlarından göndereceksin. Sonra da,  “Coni’nin eve dönme zamanı geldi” diyeceksin.

Irak, Suriye hala iç savaşın girdabında yaşam sürüyor. ABD’nin özgürlük anlayışı bu olsa gerek! Sokaklarda ölüm dansı yapıp kan dökmek.

Türkiye’nin sınırlarında,kaos yaratıp, terör örgütlerine silah yardımı yapmayı alışkanlık haline getiren ABD, bu huyu geride bırakmalı. Bir başka ülkenin yer altı kaynakları olabilir, o ülke zengin de olabilir. Bu durum bir başka ülkeyi ilgilendirmemeli.

                           Dünya ülkelerindeki, siyaset anlayışı son yıllarda farklı bir hal aldı. Özellikle güçlü ülkelerin zayıf ülkelere uyguladığı baskı sonucu mülteci konumuna düşen halkın daha sonra mülteci olarak yaşadıkları ülkelerde yarattıkları sosyal sıkıntılar neticesinde o ülke halkını da olumsuz yönde etkilediği bir gerçektir.

Bunun için ülke liderleri atacakları her adımı iyi düşünmeli hiçbir insanı; evinden, barkından, yurdundan edecek hamlelerde bulunmamalıdır. Bu insanlık için çok önemlidir. Aksi taktirde dünya insanını zor süreçler bekler. Dahası insanlık adım adım ölüme doğru gider.