ŞEHİT CENAZELERİ NELERİ DÜŞÜNDÜRÜYOR
Artık biliyoruz Türkiye içten ve dıştan büyük bir kuşatma altında.
Yurdumuzun birliği bütünlüğü büyük bir tehdit altında. Vatan mücadelesi veriyoruz.
Yedi düvelle savaşıyoruz. Her savaşın olduğu gibi bu savaşın da bedelleri var,
büyük bedeller ödüyoruz. Bu bedellerin en büyüğü şehit kanlarıdır. Kuskusuz
bu bu bedeli ödeyenlerin basında güvenlik güçlerimiz, polislerimiz, askerlerimiz
gelmektedir, bu arada terör saldırılarında yaşamını yitiren sivil insanlarımız da .
Gecen gün ilçemiz Maçka´nın Gürgenagac köyüne de Diyarbakır´da şehit olan bir
polisimizin cenazesi geldi. Biz de cenazeye katılanlar arasındaydık. İnanılmaz
mahşeri bir kalabalık vardı, Dağlar taslar, insanla, arabayla doluydu. Bu mahşeri kalabalıktan cenaze namazının kılındığı yere yaklaşmak bile mümkün değildi.
Kimdi bu insanları oraya çağıran, kimdi bu insanlar, o şehidin nesiydiler acaba, akrabası mı, yakını mı? Duyan duymayana haber saldı ve insanlar o Dağları tasları
doldurdu. Dikkat edin Türkiye´nin neresinde olursa olsun bütün şehit cenazeleri
son zamanlarda hep böyle. Dun bu kadar değildi, son zamanlarda artık kentler köyler , alanlar duyarlı kitlelere dolup taşıyor, buna ne demeli? Ben buna ayağa kalkış diyorum, silinme diyorum, milli uyanış diyorum. Evet bu bir milli uyanıştır, silinmedik, ayağa kalkmadım, bütün olumsuzluklara rağmen, sağlanan Türkiye´nin ayak seslerinin. Bu büyük halkı yenemezler, yedi bin beş yüz senedir etle tırnak olmuş bu halkı, bölemezler, parçalayamazlar, yutamazlar.
Büyük acılar yasıyoruz, büyük acılarda kavruluyoruz, hemhal oluyoruz, böylece
yeniden millet oluyoruz, yeniden bir vatan kazanıyoruz. Çocuklarımıza yeni bir vatan armağan edeceğiz. Herkes bunu böyle bilsin, bütün dünya dost düşman
buna tanık olsun. Yalana dolana kimse kanmasın, herkes kafasını ayağa kaldırsın
yıldızlara güneşe baksın, örülmekte olan geleceğin o güzel dünyasının duvarına
harç taşısın tuğla koysun , hiç bir şey yapmıyorsa da gölge etmesin. Kimse bizi hayalcilikle de suçlamasın, biz bilimin iyimserliğini yüreğimizde taşıyoruz. Biz o büyük ustanın emekçileriyiz geleceğe de onun gibi bakıyoruz.
Güzel günler göreceğiz çocuklar,
Güneşli günler,
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar.