GÜVEN BAĞI
Gelişen ve değişen dünyayla birlikte, insanlar arasında ki güven de, farklı değişiklikler göstermektedir. Gelişen teknolojiyle birlikte bireyler arasında ki güvensizlikte o oranda artmaktadır. Çok dikkat çekici şu konu göz ardı edilmemelidir; birbirleriyle kaynaşmış olan toplumlarda güvenden fazla söz etmek yersizdir. Ne zaman ki insanlar arasında, diyaloglar zayıflayıp veya tamamen yok olduğu zaman güvensizlik orada yerini alır. Birbirlerinin dostluğundan yeterince emin olmayanlar, diyaloglarını gevşetip belirli zaman aralıklarında uzaklaşırlar. Zayıflamakta olan bu gibi dostluklar arasında alış veriş yavaşlayıp, bir müddet sonra tamamen yok olur; bazen de aralarında senet imzalayıp satmış olduğu malı bu yöntemle güven altına almaya çalışır. Eğer bir kişide sorumsuzluk baş göstermişse ne kadar senet yapılırsa yapılsın, amacına ulaşamaz. Bu sefer yasal yollarla hakkını aramaya çalışan bireyle diğer birey arasında gerginlik başlar. Bu yöntemlerle de sonuca ulaşamayan mağdur satıcı, yasalın tam tersi olan yasal olmayan yollara baş vurur. Belinde silahına, yanında ki adamlarına güvenen aslında korkağın ve acizin biri olan bu karanlık birey, senet karşılığı olan paranın üç, belki de dört katı bir parayla sözüm ona satıcının işini halleder.
Şu da bir gerçek ki gelişen teknolojiyle birlikte artan güvensizlik, had safhalara kadar ulaşmış, her olay maddiyata dökülerek menfaat ve çıkar ilişkisine girilmiştir. Kendisine faydası dokunmayacak bir işe girmeyenler, sonucunda insanlık yararına da olsa yardım elini uzatmaz, mutlak süratle kendisine de pay ayrılmasını ister.
Tarih sayfalarını geriye doğru, çevirdiğimizde karşımıza çıkan Kurtuluş Savaşı güveni çok güzel bir şekilde ifade eder.
Bilindiği gibi güven, hayatımızda büyük rol oynamaktadır. Nereye, elimizi uzatırsak, orada mutlaka güven ararız. Güvensiz ortamlardan mümkün olduğu kadar, uzaklaşmak için çareler ararız, güvensizlikle zedelenmiş dostlukların tamiri oldukça güçtür. Güvensizliği gören bir birey, daha sonra güvenli ortamlarda ne kadar bulunursa bulunsun, onun için geçerli olan ilk aldığı güvensizlik notu olup, adeta tabu haline getirir. Belki de sorun güvensizliği yaratan etkenleri araştırmada yetersiz kalınıyor; veya bilinçsizce hareket edilerek konunun odağına inilemiyor. Bütün bunlar varsayımdan öteye her ne kadar gitmiyorsa da bazı dostluklarda ki, güven; şu örnekle açıklanabilir. Arkadaşına telefon açıp, akşam yemeğine davet etti. Bir kaç kişiden oluşan topluluk tanıştırıldıktan, sonra sıcak bir ortamda yemeğe başlıyorlar, ilerleyen saatle birlikte samimiyet dozu daha da artarak, sanki yıllardır dostmuşçasına gülüp eğlendiler. Bir kaç saat sonra bu bireyler arasında güvensizlik başlayıp, güzel dostlukları bir hiç uğruna güvensizlikle sonuçlanıp bitiyor. Burada suçlu aramaya gerek yoktur çünkü yeterince kurulmuş bir dostluk olmuş olsaydı, basit ve küçük konularla zayıflatılıp, kopmazdı.
Şu anlaşılıyor ki dostluklar kurulmadan önce mutlaka güven bağının, oluşması gerekmektedir.
