DUYGU KARAHASANOĞLU


GÜNAH, YUMAĞA SARILIYOR

Uzun uzun düşünmek mi gerekir. Yoksa bir anda karar vermek mi?!


GÜNAH, YUMAĞA SARILIYOR

 

              Uzun uzun düşünmek mi gerekir. Yoksa bir anda karar vermek mi?!

Düşünceler çoğu zaman ruh derinliklerine iner. İşte o zaman neyin doğru neyin yanlış olduğu tam olarak netlik kazanamaz. Dünyada günah yumağına sarılmayan kaç kişi vardır? Diyebilir miyiz ki, ?ben günah işlemedim!? yada ?yalan söylemedim.?

             Oğlunu daha iyi yetiştirmek  düşüncesiyle yurda yazdıran kadın, başına gelecekleri bilemezdi. Öğretmenini annesiyle evlendirmek isteyen on beş yaşındaki gençte  başına gelecekleri bilemezdi. Annesiyle öğretmeninin evlenmesi genci mutlu etse de, öğretmen için aynı duygular söylemek mümkün değil. Öğretmen on beş  yaşındaki genci ortadan kaldırmak için plan yapar. Planının  ne denli korkunç olduğu daha sonra anlaşılacaktı. Akıl bir mil üzerindedir. O mil kaydığında tüm hayatlar bir anda yok olur. 

Öğretmen on beş yaşındaki genci öldürerek ortadan kaldırır. Oğlunun öldüğünü kabullenemeyen kadın ne yapacağını şaşırır. Bir tarafta ölen oğlu, diğer tarafta karnında taşıdığı çocuğunun babası var. Ancak o baba oğlunun da katili. Kadın bundan sonra nasıl bir hayat sürecek? Bebeğini aldırsa, günah olduğunu biliyor, bebeğini aldırmasa, oğlunun katili olan adamın çocuğunu dünyaya getirmiş olacak.

Kadın  çaresiz olduğu kadar karışık duygular içerisindedir. Ne yana baksa mutlak suretle değişik anlar görür. Oğlunun katili, karnında taşıdığı bebeğin babası. Bu nasıl bir sınav, bu nasıl bir hayat çizgisi?!

Yaşadıkları veya yaşayacakları bir anda yok olabilir mi? Benliğini saran  korku bedenini saran yalnızlıktan daha mı çok? Yoksa içini kemiren duygu dış dünyayla bağlantısını kesen düşüncelerden daha mı farklı? Tüm hayatlar belli bir oranda hükümranlık sürerken, oğlunun katiliyle yine aynı yaşantıya devam edecek mi? On beş yıl önce dünyaya getirdiği oğlunu kaybetmenin ıstırabı içindeyken dünyaya merhaba demeye hazırlanan bir bebeğin hayatına son vermek doğru olur mu?

Her şeyin yaratıcısı olan Allah, haşir süresinde; ? O Allah ki Halik´tır  her şeyin yaratıcısıdır, Bari´dir,  yarattıklarına birbirinden ayrı ve layık şekiller verir. Müşavirdir, yarattıklarını dilediği bir surete kavuşturur. En güzel isimler O´nundur. Yerde ve gökte ne varsa O´na teşbih eder. O´nun kudreti her şeye galiptir. Ve hikmeti her şeyi kuşatır.?

               Günahsız bir yavruyu dünyaya getirip getirmeme hususunda karar vermek, bir anne için oldukça zor. Yaşadığı dram kadını zor durumda bırakırken, öz evladının katili olan adamın  çocuğunu nasıl dünyaya getirecek? Yürek ve beyin aynı düşünmüyor; yürek, duygusallık yapsa da, beyin mantıklı düşünür. Bu iki çizgi arasında hiç kimse kalmak istemez. Günah , yumağa sarılıyor. Çünkü o çizgi çoğu zaman insanın psikolojisini bozar. Ayrıntıya girildiğinde içinden çıkılmaz bir hal alır.

İşte o zaman tüm dengeler birbirine karışır. Eş, evlat, hayat?