Fatma Karahasanoğlu


           YILLAR GEÇER ANILAR BİRİKİR

  Yıllar geçtikçe, anılarda birikmeye başlar. Anılar güzelse her daim hatırlanır. Anı vardır, bellekte tatlı bir iz bırakır, anı vardır hafızada acı bir hüzün bırakır. Her ikisinin de, ortağı anılardır.


                       
              YILLAR GEÇER ANILAR BİRİKİR

                    Yıllar geçtikçe, anılarda birikmeye başlar. Anılar güzelse her daim hatırlanır. Anı vardır, bellekte tatlı bir iz bırakır, anı vardır hafızada acı bir hüzün bırakır. Her ikisinin de, ortağı anılardır.

                      Maçka’nın tarihine baktığımızda bizi bir çok olaylara ve efsanelere götürür, iki dağ arasına sıkışan Maçka’nın ortasından akan dere bir çok türküye ilham vermiştir. Adeta masal kasabasını andıran Maçka’da geçmişten günümüze kadar yaşanan bir çok olay kemençenin tellerinde, şiirlerin dizelerinde kendisine yer bulmuştur. Şiirler, türküler ağızdan ağza dolaşırken, horon halkalarında figürler kendine hayat bulur.

Her köy kendine göre özel, kendine göre  geleneğe sahipti. Trabzon’un diğer ilçelerinden Maçka’ya göçler olmuştur. Farklı ilçelerden, farklı köylere yerleşen bu insanlar, kendi kültürlerini de, beraberinde getirdiler. Giyim, kuşam, konuşma dili birbirilerinden farklılıklar gösterir. zaman içerisinde kaynaşma olsa da, hala hangi ilçeden geldiklerini söyleyenlerle karşılaşmaktayız.   

Maçka merkezi, köylerden oldukça farklı kültürdeydi.  İlçe merkezinde yaşayanlar, köylerle bağlantısı olsa da, ilçe kültürüyle köy kültürünü karıştırmazdı.  Maçka köyüyle merkeziyle bir bütün olarak tarihteki yerini almasını her daim bilmiştir.

                Benim yaşımda ve benden daha büyük olanlar Maçka’nın sinemasını çok iyi hatırlar.                    Geçenlerde PTT’de işim vardı. Maçka şubesi PTT Müdürü Nevcihan Yazıcı ile karşılaştım. Aynı mahallede büyüdüğümüzden konuşacak, paylaşacak çok konu vardı. Onunda babası o dönemlerde Maçka’da esnaflık yapıyordu. Sohbetimiz Maçka’da ki babamın işlettiği sinemaya geldi. Sinemayla ilgili herkesin mutlaka ama mutlaka bir anısı vardır.

Nevcihan müdür de, sinemayla olan an ısını paylaştı. “biz, o zamanlar küçüktük. Her gelen filme gitmek için can atardık. Yeni bir film gelmişti. Bizde sinemaya gittik. Ancak yeterli paramızı yoktu. Sinemayı işleten Kemal amca bizi gördü; “gel kızım, girin içeri.” Ne kadar sevindik. Dünya bizim oldu. Sinema salonuna girdik ya! Filmi izleyecek olmamız beni çok  mutlu etti. Bizim kuşak çok şanslıydı. Allah onlara rahmet eylesin.”

                    Maçka’da sinema kültürü çok gelişmişti. Ne zaman aile filmi gelse, Maçka’nın  kadını, erkeği,  çocuğu hazırlanıp sinemaya giderdi. Localar aileler için biçilmiş kaftandı. Localar genellikle aynı kişilere kiralanırdı. Gelen aile direk kendi locasına gider ve filmi izlerdi. 15 dakikalık film arasında kimi tuvalet ihtiyacını karşılar, kimi de çerez ve su ihtiyacını giderirdi. Film izlenirken, asla ses yapılmaz ayağa kalkılmazdı.

Tüm bunlar tarih sayfalarında birer anı olarak hafızalarımızda yer aldı.