DUYGU KARAHASANOĞLU


SAYDAM DEĞERLER

SAYDAM DEĞERLER


                                     SAYDAM DEĞERLER

 

         Eskiden insanlarda selamlaşmanın yanı sıra bir konu üzerinde tartışma yapılırdı. Birbirlerini  tanımayan bu insanlar kısa zaman diliminde dostluk kurup, bilgi alış verişi sağlanırdı.

Günümüzde bırakın biriyle konuşmayı selam verseniz, selamınız ya alınmıyor yada soğuk şekilde karşılık veriliyor. İnsanlık mı öldü yoksa kültür erozyona mı uğradı ? Köylerin bir çoğu boşaltılıp, kentlere hücum edildi, her şey yapılan göçlerin birer ürünü mü ?

         Artık karşılıksız hiçbir iş yapılamaz duruma geldi. Birinin işi görülecekse önce ne kadar menfaat sağlanır düşüncesi hakim. Çıkarı olmayan bir iş asla yapılmamaktadır. Birinden ya korkacaksın yada umacaksın sözü tabu haline getirilerek bunun dışında kalanların işi olduğu gibi aksamaktadır.  Menfaat dedik ama bu kadar da demedik. Verecek bir şeyi olmayan hemen ortaya bedenini  koyup, işini karşıya geçirmeye çalışıyor. Böyle olunca da, toplumun değer yargıları bozuluyor.   Çalışana, üretene değer verilmeyen bu toplumda işe yaramazların el üstünde tutulduğu süre içerisinde beklenen olumlu sonuçlar asla alınamaz. Adam yaptığı işin bilincinde olmayıp, başkalarına yalakacılık yaparak ayakta kalıyorsa, varsın ayakta kalmasın o insan yok olmaya mahkum edilmelidir. Ötekinin berikinin sunacağı imkanlarla kendisine yer edinmesi toplumun bugünkü duruma düşmesinin en büyük nedenlerinden bir tanesidir. Böyle adamların sayısı her geçen gün arttığından yozlaşan adamını kollayan insan topluluğu meydana gelir.

         Güvensizliğin getirdiği bunalım şiddeti besleyerek, büyümesine yardımcı olmaktadır. Yardımlaşmanın diğer bir adı da, saflık ve aptallıktır. Eğer kendinizi aptal görmek istemiyorsanız kimseye yardım etmeyeceksiniz. Akrabamdı, arkadaşımdı, aile dostumdu bu gibi sözler saflığın davetiyesine yazılan satırlardır.

Bir elin nesi var iki elin sesi var, tarihe karıştırılan bu sözün yerini cepteki koca banknotlar almıştır. Her kim olursanız olun girdiğiniz mecliste önce paranızın hesabı yapılır, kısacası değer görüp görmeyeceğiniz paranızla alakalıdır.

         Düşünmeyen beyinler her geçen gün yozlaştığı için tek tip düşünen insanlar haline geldi. Sahip olunan değerler teker teker terk edilerek yerine saydam işe yaramaz değerler getirilerek insanlığa sunulmaktadır. Kabiliyet yada diploma artık iş görmüyor, adamını  buldun mu, işe yaramayan fikirlerini büyük kitlelere kabul ettirmede fazla zorlanmazsın, adamını seçerken iyi seçmelisin. Çünkü seni bir yerlere taşıyacak olan o, seçtiğin adamdır.

İşte,  günlük hayata  yansıyan ışınlar bunlarla sınırlı değildir. Bu  açmazlar   zor gelse

de, kabullenmekten başka yapacak alternatif bırakılmamaktadır.