Fatma Karahasanoğlu


SANA BAKAMAM 

Her nedense anne baba evde fazlalık haline geldi


                                       SANA BAKAMAM                                 

                                 Her nedense anne baba evde fazlalık haline geldi. Çocuklar anne babayı bakmayı kendilerine yük olarak görmektedir. Oysa anne ve baba çocuklarını ne zahmetlerle bakıp büyüttü. 

Çocuklarından menfaat beklemeden her ihityaçlarını koşarak yerine getiren anne baba, ne yazık ki, sorun oluyor. 

İnsanları bu denli değiştiren nedir? Anne babasını bakmak istemeyen evlatlar hangi ruh haleti, içerisindedir? Karşılıksız menfaatsiz seven anne baba neden evlat tarafından dışlanıyor. 

Aslında bu konunun araştırılması gerekiyor. Evladın bir tarafı el, bunu anladık ancak anne ve babayı bakmak istemeyen evlatların ruh halini anlamadık.

Anne ve baba, darlıkta, sıkıntıda evlatlarına her daim kol kanaat gerer. Bazı evlatlar için aynı şeyi söylemek mümkün değil.  Anne ve babayı hangi konuma sokuyor ki, bakılmasını sorun haline getiriyor. 

Vaktiyle bir baba üç oğlunu bakıp büyütür. Her birini meslek sahibi eder. Günün birinde eşini kaybeder. Köyde yalnız kalmıştır. Bir müddet tek başına yaşam sürer. Sonra çocuklarına gitmeye karar verir. 

Önce büyük oğlunun lokantasına gider. Babasını karşısında görünce,” hayırdır baba, ne zaman geldin?” der.

Baba, “senin yanına geldim. Yalnız yaşanmıyor be oğlum. Annen öldükten sonra büsbütünyalnız kaldım.” Der.

Oğul, babasına bakarak; “baba, ben seni nasıl bakarım? Evde yer yok. Çocuklar, eşim ne der.” Baba ısrar eder, “yapma oğlum, salonda bir yerde yatarım. Babanı bakmayacak mısın?” der.

Oğul; “olmaz baba, eşimle aramı mı bozacaksın. Huzurum kaçar, seni alamam. Diğer çocuklarına git. Onlarda kal. Ama bende kalamazsın.” Der.

Baba üzülerek, “sana yazıklar olsun.” Dedikten sonra  ikinci oğlunun iş yerine gider. 

Araba tamir eden oğlu babasını görünce; “baba, sen nereden çıktın? Ne işin var burda?” der.

Baba, “oğlum senin yanında kalmaya geldim.” Der.

Oğul, “olmaz baba, seni alamam. Ben yeni evlendim. Eşimle aramı açamam.” Der. 

Baba; “çocuğun yok, evde pişen bana da düşer. Bir tabakta benim için masaya konulur. Olmaz mı?”

Oğul; “olmaz baba, ağbime gittin mi, baba?”

Baba; “gittim oğlum, bakamam dedi.” Der.

Oğul; “bende bakamam. Hadi yoluna git.” Der.

Baba; “sana da yazıklar olsun.” Dedikten sonra üçüncü oğlunun iş yerine gider. 

Küçük oğlu babasını karşısında görünce,” hoppala sen köyde değil miydin?” der.

Baba; “senin yanına geldim.” Der.

Oğul; “benim yanımamı, ağabeyilerime gittin mi,  baba?” der.

Baba; “gittim, beni bakamayacaklarını söylediler. Bende senin yanına  geldim. Seninle kalmak istiyorum.”

Oğul; “olmaz baba, benimle kalamazsın. Seni başıma bela alamam. Ben bekarım. Benle duramazsın.”der.

Baba; “tamam işte, bekarsın. İkimiz rahat rahat kalırız. Sen bana destek, ben sana destek.” Der.

Oğul; “olmaz baba, hadi git yoluna.” Der.

Baba içini çeker; “sana da yazıklar olsun oğlum.” Der.