DUYGU KARAHASANOĞLU


   HAYAT SERMAYESİ TÜKENİYOR

   HAYAT SERMAYESİ TÜKENİYOR


                                  HAYAT SERMAYESİ TÜKENİYOR

                 İnsanlık nereye gidiyor?! Cevaplar farklı olsa da, gerçekler asla değiştirilemez. İnsanlığın, ne denli yıprandığını bu yüzyılda, net olarak görmekteyiz.

Bananecilik aldı başını gidiyor. Birine, bir şey söyleseniz, omuz silkip “bana ne” demektedir. Hangi konu olursa olsun kimseyle konuşamaz hale gelindi.

Herkesin mutlaka siyasi görüşü vardır. Önemli olan dinlemesini bilmek ve karşı tarafa saygı göstermektir.  İnsan gibi konuşmak herhalde mazide kaldı. Hangi görüş savunulursa savunulsun karşı tarafında görüşü mutlaka sabırla dinlenmelidir.

Eğer bugün bu yapılmıyorsa yada yapılamıyorsa, insanlığın bittiği açıkça ortadadır.

                 İnsan olmak ne demek? Bunu kaç defa düşünüp, yorumladınız. Kendinize kaç defa empati yaptınız? Bir başkasının hakkına saldırmanın yanlış olduğunu kaç defa düşündünüz? Haram yemeyi kendinize hak mı gördünüz?

Dünya dönüyor. Hayat sermayesi hızla tükeniyor. Tükenen sermayenin  bir daha yerine gelmeyeceği aşikardır. Dükkanda mal biter. Yenisini alma durumu söz konusudur. Ancak tükenen ömrün sermayesi bir daha alınamaz.

                   İnsan olmak ve insan gibi yaşamak! Zor bir o kadar kolaydır. Önemli olan karşı tarafın düşüncelerine saygı göstermektir.

İki arkadaş, uzun yıllar sonra tekrar karşılaşır. Biri çok zengin olmuş, diğeri de vasat olarak hayatını sürdürüyormuş. Hal hatırdan sonra zengin olan; “gel sana zenginliğimi göstereyim. Evlerimi, mağazalarımı.” Dedi.

Vasat hayat süren adam, “olur” dedikten sonra zengin adamın sahip olduğu mağazalar gezilir. Kumaş fabrikasına gidilir.  Bütün fabrika gezildikten sonra zengin adam; “nasıl buldun?”dedi. vasat hayat süren adam, “eee! İyi de, benden birkaç metre fazla bezin var.”

Zengin adam hiddetlenerek; “nasıl olur! Bunca fabrikayı gezdirdim. İş yerlerini gezdirdim. Hala benden bir kaç metre fazla bezin olduğunu söylüyorsun.” Dedi.

Vasat hayat süren adam, düşüncesinde, ısrar edince mahkemelik olurlar. Her ikisi de, hakimin huzuruna çıkar. Zengin adam söze başlar. “Bu adam benim sahip olduğum zenginlikleri hiçe sayarak, kendisinden bir kaç metre fazla bezi olduğunu ısrarla söylüyor. Şikayetçiyim.” Dedi.

Hakim, diğer adama dönerek; “ doğrumu söylüyor.” Dedi.

Vasat hayat süren adam,; “evet, benden sadece  bir kaç metre fazla bezi var.” Dedi.

Zengin adam daha da hiddetlenince, hakim oturmasını söyler ve “arkadaşın doğru söylüyor. Tüm o zenginlikler dünya içindir. Öldüğünde sadece ondan bir kaç metre fazla kefene sarılacaksın. O da boyun uzun olduğu için.”