Fatma Karahasanoğlu


HAMSİKÖY’DE FADİ NİNE

Annemle her yere gitmek benim için çok önemliydi.


                                          HAMSİKÖY’DE FADİ NİNE 

 

                            Annemle her yere gitmek benim için çok önemliydi. 

Annem, gezmeye mi gidecek, ben yanında. 

Annem, komşuya mı gidecek, ben yanında. 

Annem düğüne mi gidecek, ben yanında. 

Annem cenazeye mi gidecek ben yanında. 

Annem fındık toplamaya mı gidecek, ben yanında. 

Annem tarlaya mı, gidecek ben yanında. 

Daha saymadığım her eylemde annemin yanında yer alırdım. 

İlkokul beşinci sınıfa gidiyordum. Babam, akşam eve geldiğinde oldukça üzgündü. Bir şey olduğunu anladım ama ne olduğunu anlamadım. 

Annem, babamın yüzüne, ben de annemin yüzüne bakıyordum, dudaklarından dökülecek olan her kelimeyi kaçırmamak için tetikte bekliyordum. 

Annem, kendine has şivesiyle, babama ne olduğunu sordu. Babam gözlerini sağa sola kaçırdıktan sonra bir noktaya dikip,  “Faik dayı öldü.” dedi. 

Annem bir an ne diyeceğini bilemedi. Odayı gözleriyle süzdükten sonra cenazeyi  ne zaman kaldıracaklarını sordu. Babam üzgün sesiyle “yarın Hamsiköy’de.” Diyebildi. 

Ben ölen Faik dayıyı tanımıyordum. 

Ama babamın ve annemin üzülmelerinden tanıdık biri olduğunu anladım. Dedem Hamsiköy’de öğretmenlik yaptığından babamın çocukluğu Hamsiköy’de geçmiş. Onun için Hamsiköyün ve Faik dayının yeri başkaymış. Çocukluğunun geçtiği Hamsiköy babam için Maçka’dan da değerliymiş. 

                             Hava oldukça soğuktu. Annem, beni, sıkıca giydirdi. Evden çıktığımızda buz gibi hava yüzümüzü acıttı. Annem, hiç konuşmuyor, elimden sıkıca tutup, binecek olduğumuz minibüse ilerliyordu. Başka insanlarda minibüse doğru koşuyordu. 

Annem biraz şişman olduğundan soğuk havada bile terlerdi. Bir elinde mendili, sürekli alnını silerdi.

Minibüse binip koltuğa oturduk. Babam, kendi arabasıyla sabah erken Hamsiköy’e cenaze evine gitmişti. 

Minibüs içinde konuşmalar başladı. Annem hepsini tanıyordu.  Şoför arada bir arkaya bakıp konuşmalara katılıyordu. 

Ben geçtiğimiz yerleri dikkatlice seyrediyordum.  İki, tek katlı evlerin arasında sıkışan toprak parçaları, yapraksız ağaçlar, kapı önlerinde oturan tasmalı sadık dostlar, hemen onların yanında uzanan uyuşuk kediler. Kanatlarını soğuktan düşürmüş kirli beyaz tavuklar. 

Hamsiköye kadar manzara seyrede seyrede gittim. 

Annemin sesiyle doğanın üzerinden gözlerimi çektim.  ,                  

Annem yine elimi tuttu. 

Cenaze evinin kapısından içeri girdik. Sobanın yanındaki sedirde yaşlı kadın dikkatimi çekti. Masmavi gözleri, beyaz pamuk yanakları, kınalı saçlarıyla odanın harabeliliğini unutturuyordu.

Annem yaşlı kadının yanına kadar gidip, elini öptükten sonra sarıldı. Bende arkasından çok hoşuma giden bu yaşlı kadının elini öpüp sarıldım.  Odada başka kadınlarda vardı, her birine sarıldık. 

Annem, yaşlı kadının yanına oturdu. Bende annemin yanına oturdum. Odaya göz gezdirmeye başladım. 

Kadınlar kendi aralarında hararetli konuşuyordu. Bir müddet sonra her biri odadan çıkmaya başladı. 

Çok geçmeden odada yaşlı kadın, annem ve ben kaldım. Annem, oturduğu yerden kalkınca, yaslandığı tahtalar yaşı kadının üzerine doğru geldiğini görünce anneme bağırdım; “anne gitmeyelim. Yaşlı kadının üzerine,  düşecekler, kadını ezecekler.” 

Annem, bir bana, birde, işaret ettiğim yere baktı.  Düşmekte olan levhaları eliyle tuttu ve düzeltti. Ama ben ismini yeni öğrendiğim, gözleri görmeyen Fadi nineyi bırakmak istemiyordum. Anneme gitmeyelim diye baskı yaptım. 

Fadi nine kocaman açtığı mavi gözlerle, baktı. Ancak görmüyordu. Gözlerinin içindeki parıltı çoktan sönmüştü. Anneme birkaç kere seslendi. Oda da olup olmadığımızı anlamak istedi. Annem, yanında olduğumuzu söyleyip, elini tuttu. Bende fadi ninenin diğer elini tutmum. Eli yumuşak ve sıcaktı. Fadi ninenin mavi gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. Annemin de gözleri doldu. Çok geçmeden benimde göz pınarlarım daha fazla dayanamadı. 

Biz içerde duygusal anlar yaşarken, cenaze çoktan toprakla buluşturuldu.

Bugün bile düşündükçe, gözlerimde neme engel olamam. 

Allah’tan tüm ölmüşlere  rahmet diliyorum.