Fatma Karahasanoğlu


   CAN, CANDIR

   CAN, CANDIR


                                          CAN, CANDIR

                        Rant, rant, rant. Hep rant!..

Toplumsal sorunlara eğilirken, her yaş grubuna ve her türlü kesime hitap edildiği asla göz ardı edilmemelidir. Son yıllarda televizyon dizilerine baktığımızda şiddet içerikli bir çok dizinin gösterimde olduğunu görüyoruz.  Kadına bir tokat atma sahnesinde olan dizi gösterimi şiddeti ne şekilde özendirdiği ortadadır. Sözlü hakarette psikolojik şiddettir.

Yapımcılar buna dikkat etmelidir. Rant uğruna toplumun değer yargıları su istismar edilemez.  Olaya geniş açıdan bakmak gerekir. Dar çerçeveden bakanlar, kadınların rol gereği de, olsa görev aldıkları oyunda kötü duruma düşürülmemelidir.

Tarihi oyunlarda insan odaklı olaylarla karşılaşırken, senaryo yazılıp gösterime giren bir çok film veya dizilerde kadına yönelik şiddeti öne almaktadır. Bu konuda her kesime görev düşmektedir.

Sosyal içerikli, eğitici ve öğretici yapımlar, yapılsa toplum içerisinde kadına olan şiddet engellenir. Şiddet içerikli oyunlar sürekli gündemde canlı tutulmasının kime ne faydası var? Toplumu germek kimin yararınadır? Gerek çizgi filmler, gerekse diziler, eğitici olsa acaba kim zarar görür?

Her şeye rant olarak bakılmaktadır. “Şu şu kadar reyting aldı, şu şu kadar izlenme rekorları kırdı, şu şöyle oldu, şu böyle oldu.” Safsatalar bırakılsın. Hiç reyting almadı, hiç de izleme rekorları kırmadı. Ne  oldu? Ömürden ömür mü aldı, yoksa ömüre ömür mü kattı?

Çocuksu hareketler ve insanlık adına utanç olan düşüncelerden bir an önce vazgeçilmelidir.

İNSAN; insandır. CAN; candır.  HAYAT; hayattır.  

                       Okuma oranının düşmesiyle birlikte gelişi güzel senaryoların yazılmasına imkan tanıdı. Kimseyi suçlamıyor, kimseyi eleştirmiyoruz. Ancak toplumun bir çok kesiminde işe yaramaz işlerle meşgul olduğu gözlenmektedir. Bu durumlarda yapılması gerekenler, bellidir. Bilenle, bilmeyen bir olmuyorsa, okuyanla okumayanlarda aynı değildir. Bu iki kavramı iyi analiz etmek gerekir. Kitap satırlarını okumak, okumak anlamını taşımaz. Okuduğunu anlayıp, yorumlayandır gerçek manada okumuş olandır.

Derme çatma bilgilerle hayata atılanların, toplumda ne denli faciaya yol açtığını görmekteyiz. Kulaktan dolma sözlerle ahkam kesenlerin topluma verdiği zarar, asla küçük değildir.