DUYGU KARAHASANOĞLU


  “BEN BİR ŞEY YAPMADIM”

  “BEN BİR ŞEY YAPMADIM”


  “BEN BİR ŞEY YAPMADIM”

 

         Şeytan, gece vakti bir villaya girer. Bağlı kuzuyu görür ve bağını biraz gevşetir.

Kuzu, karşısında ki aynayı ilk kez görür, hızla çarpar. Ayna kırılır. Evin hizmetçisi sesi duyar ve kırılan  aynayı görünce, “ben şimdi buraları nasıl temizleyeceğim.” Der ve kuzuya bir tekme vurur.

Kuzu, merdivenlerden yuvarlanır. Bağı kısa olduğundan boğularak ölür. Çıkan gürültüye evin uşağı gelir. Hizmetçiye, “ne yaptın?! Beyefendinin en çok sevdiği kuzuyu öldürdün. Bunu nasıl açıklayacağız.” Der ve hizmetçiyi itekler. Merdivenlerden yuvarlanan hizmetçinin boynu kırılır.  Bağrışmaları duyan evin hanımı gelir. Uşağa ne olduğunu sorar. Uşak da, izah eder. Evin hanımı, uşağı merdivenlerden itekler. Uşak da, ölür.

Evin beyi gelir,  uşağın, kuzunun öldüğünü, hizmetçinin sakat kaldığını öğrenince eşine sinirlenir, silahını çeker ve eşini öldürür. Sonra “eyvah! Ben ne yaptım?! Sevmediğim kadının yüzünden katil oldum.” Der ve silahı başına dayayıp, intihar eder.

Olayları bir köşeden izleyen şeytan, “ben bir şey yapmadım ki, sadece kuzunun bağını biraz gevşettim.”

         Toplumda bir çok kişi şeytanın kurduğu tuzağa düşmektedir. Öfkesine sahip olmayanlar, çevresine saldırarak, gereksiz gerilim yaratmaktadır. Bu öfke nedir?

Şeytanın oyununa gelmektir. Ruhu etkisi altına alan şeytan, yaptığından memnunluk duyarak, daha da ileri giderek, ölümler gerçekleştirir. O zaman keyfine diyecek yoktur. Ateş ve kanla beslendiğinden doyumsuz hazlar almak için insanları seçer. Dilediği her şeyi yaptırır. Sonra da, karşılarına geçip, kahkahalara boğulur. “ben bir şey yapmadım ki!!!”

              İşte, şeytana kanmamak lazım. Onun istediği, insanları birbirine düşürüp, kan dökmektir. Çoğu kez şeytanın emirlerine uyulur. Bu emirlerde, her daim kanla ödenir.

         Şeytanın elinde oyuncak olanların yarattığı facialar her daim göz önündedir.  Bir buçuk yaşındaki öz oğlunu kesen annenin içinde ki şeytandan başkası değildi. Şeytan, anneyi yönlendirdikten sonra faciayı izleyip, memnunluk duydu.  Duyduğu memnunlukla olay yerinden ayrılıp, yeni faciaların elçiliğini, yapmaya gitti.

         İnsanoğlunun, şeytana mağlup olması demek, inançlı insanların  da, toplum üzerinden kaybolduğunun bir göstergesidir.