DUYGU KARAHASANOĞLU

Tarih: 22.04.2025 15:28

ANLAYAN, ANLAR

Facebook Twitter Linked-in

                                          ANLAYAN, ANLAR 

 

                              Kaplumbağaya; “şu karşı ki, köye kaç günde gidersin?” sormuşlar. 

Kaplumbağa çevresine dikkatle baktı. Dereyi, ovayı, dağı, taşı iyice gözden geçirdikten sonra; “hiç bir aksilik olmazsa karşı köye yedi günde varırım.” Demiş.

Günler su gibi akıp gitmiş. Kaplumbağa ortalarda görünmemiş. Köylüler oldukça merak etmiş. On beş gün sonra kaplumbağa köye varmış. 

Köylüler, kaplumbağaya; “yedi günde geleceğini söyledin. Aradan on beş gün geçti. Bu nasıl iştir?” sormuşlar. 

Kaplumbağa sızlanarak; “sormayın? Ben hesap yaparken, insanları unuttum. Her yol alışımda bir insan gelip beni ters çevirdi. Kalkana kadar zaman geçti.  Yani sizin anlayacağınız yol hesabı yaparken, insanları hesaba katmadım.” Der. 

                                   Hikayede, çıkartılacak bir çok ders vardır. Kimseye zararı olmayan sadece kendi yoluna giden bir kaplumbağaya dokunmak ve onu yolundan etmek bir insana yakışmayacak davranıştır. Tabii, bu insan; insansa…

Her kim olursa olsun, daima hoşgörülü olup, iyilik yapmalıdır.  

Kaplumbağaların yavaş olduğu herkesçe malumdur.  Kaplumbağalar gidecek oldukları yere geç giderler. Bu durum atasözlerinde de, mevcuttur, “kaplumbağa gibi yürüme.”

Demek ki, kaplumbağalar hızlı hareket edemez. Yaradılışlarından ötürü, yavaştırlar. 

                                  Hikaye de, en önemli noktalardan biri de, kaplumbağanın ters çevrilmesidir. Bilindiği üzere kaplumbağalar sırtlarında taşıdıkları semerle yol alır. Ters döndüklerinde kalkmaları zordur. 

Ne var ki, insan kılığında dolaşan bazı yaratıklar, kaplumbağayı yolundan döndürür. Varacak oldukları yere gitmesini geciktirir. 

Kaplumbağa; dağı, tepeyi, dereyi hesapladı da, bir insanın ona engel olacağını hesaplayamadı.   

Yolunda yürüyen ve kimseye zararı olmayan kaplumbağayı engellemekle eline ne geçti? Kaplumbağa kendi yolunda yavaş adımlarla söz verdiği yere gidiyordu. Kimseye sataşmadan, kimseye bulaşmadan kendi bildiği yolda ilerliyordu. 

Kaplumbağa karşısına çıkan her engeli kendi yöntemleriyle aşmasını bildi. Karşısına çıkan insan engeline kadar!

Kaplumbağa insanın engellemesine rağmen, zor şartlarda sözünü yerine getirmek için yoluna devam etti. Verdiği günde köyde olamadı. Ancak köye gecikmeli de, olsa varmasını bildi.

                              Bu hikaye, o kadar çok şey anlatıyor ki, anlayan anlar! Anlamayan da, anlamaz. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —