Varol Uzlu


united GASP of america!

Her pazar sabahı kovboy filmlerini merakla bekler ve keyif ile izlerdik.sığır çobanlarının hayranı olmuştuk john wayne,kirk douglas gibi aktörler idolümüz olmuştu


                   united GASP of america!

 

               Her pazar sabahı kovboy filmlerini merakla bekler ve keyif ile izlerdik.sığır çobanlarının hayranı olmuştuk john wayne,kirk douglas gibi aktörler idolümüz olmuştu

ABD, tüm dünyaya yaydığı ve ülkemizde de bir dönem oldukça popüler olan "Western Filmleri" ile anlatmıştı ülkesinin kuruluş hikâyesini.

Sinemada kurduğu tekelin ardından, onu bir propaganda aracına dönüştürmüş, kitlelere "uygarlık masalı" uydurmuştu. Amerika kıtasında işgalci durumunda olan kovboylara büyük bir "karizma" yüklemiş; Kızılderilileri ise, tüm gayesi kafa derisi yüzmek olan, laftan anlamayan, at arabasıyla yolculuk eden "masum" insanlara saldıran "vahşiler" olarak göstermişti.

Oysa daha sonra anlaşıldı ki, işgal ettikleri topraklarda direnen onurlu insanlara "terörist" demek, klasik bir Amerikan geleneğiydi.

Kıtanın yerlileri olan Kızılderililer, Amerika´nın bu işgal girişimlerine, soykırımlarına ve orantısız güçlerine karşı var güçleriyle mücadele vereceklerdi. Onlardan biri de, son Kızılderili olarak tarihe geçecek olan Apaçi yerlilerinin şefi Geronimo olacaktı.

ABD´ye karşı savaşan son Kızılderili: Geronimo;Amerikalılarla çok savaştı ve çokca galip geldi bu savaşlarda onun bu direnişi bir efsaneye dönüştü ama Her fırsatta dünyaya "demokrasi" dersi vermeye kalkışan ABD, tarihi boyunca pek çok milleti orantısız gücü ile ezdiği gibi geronimo yu da türlü hileler ile dize getirdi.bulunduğu coğrafyayı kan gölüne çevirdi ve toprağın asıl sahiplerine karşı acımasızca soykırımlar gerçekleştirdi.

ABD, Kızılderililer üzerinde kanlı bir soykırım uygulamış; yerel halkın direnişine ise, bugün olduğu gibi "terörizm" yaftası yapıştırmıştı. Bu vahşetin karşısında var gücüyle savaşarak tarihe geçenlerden biri ise, Apaçi yerlilerinin şefi Geronimo olacaktı. Onun teslimiyeti, eli kanlı beyaz adamın zaferi anlamına geliyordu

 yüzyıldır 50 ye yakın askeri çıkarmalar yapan Amerika savaş faturasını hep karşı tarafa kesmiştir ve silah satışları ile de karlı bir duruma geçmiştir.

11 Eylül´le birlikte ABD´nin kimyası bozuldu. Gözü dönmüş boğa gibi sağa sola saldıran ABD, sadece 7-8 yıl içinde itibarını da, moral önderliğini de, ekonomik gücünü de çarçur etti ve geri dönülmez bir çöküş trendine girdi. Sadece Irak´ta batan para 3 trilyon doları aştı. Bunu fatura edecek yeni hedefi de Venezüella
Ülkemizin kapısına dayanması da 1950 den sonra başladı..marsall yardımı,NATO,Kore savaşı derken 1960 ihtilalı ile bunu sonuçlandırdı..sonrasında ki muhtıra ve 80 ihtilalı ile bunu pekiştirdi..14 temmuz da da son ihtarını verdi bize ve kapıda bekliyor artık..o arada da petrol rezervleri en zengin olan Venezzuella lı maduro yu da cebe koyup beklemeye başlıyacak..

Vietnam Afganistan, Irak,Libya,Suriye derken  Amerika kapımıza dayandı.bize de bir fatura kesecek.biz ne yapacağız...

   Ülkemizi iyi yönetirsek  birbirimize düşman olmazsak,üretime önem verirsek çağdaş ritüelleri kendimize veri alırsak betona değil insana yatırım yaparsak...Amerika sadece kapıda bekler......

 ama gitmez..