NELER OLUYOR
Biz insanlara, neler oluyor? Merhametten uzak, vicdandan yoksun, düşünceden mahrum, melankolik bir şekilde dolaşır olundu.
Kendi egosunu tatmin etmek isteyenler, hayvanlara eziyet etmekten zevk alır hale geldi. Böyle insan tiplemelerinin sayısı her geçen gün artmaya başladı.
Hayvanlara eziyet etmek sanki bir modaymış gibi her yanı sardı. Kedi, köpek, eşek, papağan, at, akla gelen her türlü hayvana eziyet etmek dedik ya moda haline geldi.
Teknolojinin getirdiği imkanları bir çok kişi hazmedemedi. Bunların en başında kişilikleri zayıf olanlar gelmektedir. Karaktersiz olanlar, teknolojinin sağladığı imkanlardan adeta deliye döndü son yıllarda watsapp iletişim ağı vazgeçilmez bir hal aldı. Geçmişte insanlarda sanki iletişim kurmuyordu, sanki konuşmuyordu. Dahası yaşamıyordu!
Öyle ya! İnsanların sadece günümüzde iletişim sağladığı düşünülmektedir. Bu kadar iletişim araçları artmasına arttı fakat hayvanlara eziyet etmekte o oranda artış gösterdi.
Bir insanı, insan yapan akıldır.
Eğer aklını başka kötü emellerde kullanıyorsa, bu insana insan denebilir mi? Allah´ın yarattığı her can biz insanlar gibi dünyada yaşamaya hakları vardır. Hiç kimse bu canları öldürmeye ve bu canlara eziyet etmeye hakkı yoktur. Dünya sadece insanların yaşam süreceği bir gezegen değildir. Bu gezegen içerisinde, insanların yanı sıra hayvanlar, cinler, bitkiler vs. vardır.
Hiç kimse kendisini üstün görmeye çalışamasın. Üstünlük vasfı nasıl olur? Sadece takvada olur.
İnsanlar aleminde olduğu gibi hayvanlar aleminde de, düzenli bir hayat vardır. Onlar kendi aralarında konuşup, anlaşırlar. İnsanlar bunu anlamayacak kadar yürekli katılaşmışsa, söylenecek söz var mı?
Ne demiş Yunus Emre; ?insanları yaratandan dolayı severim.? Akıldan yoksun insanlar, sadece hayvanlara değil insanlarda eziyet etmektedir. Bu tip katı yürekleri insanların ceza hiçbir zaman hafifletilmemelidir.
Arkadaşlar arasında kendisine farkındalık yaratmak için hayvanlara eziyet edenlerin en ağır şekilde ceza almaları gerekmektedir. Dilsiz hayvanlara eziyet etmek merhametsizliğin en güzel örneğidir.
İnsanlık her geçen gün kan kaybediyor. Dikilen beton yığınları gibi kalplerde ne yazık ki betonlaştı. Betonlaşan kalplerde merhametsiz oldu. Dört duvar arasında yaşam sürenlerin sonucunda bu tip olayların yaşanması kaçınılmaz oldu. Böyle bir son mutlaka olacaktı. Toprakla insan arasındaki mesafe açıldıkça, insanların vicdani sorumluluğu azaldı. Aşık Veysel´in dediği gibi; ?benim sadık yârim kara topraktır.?
