DUYGU KARAHASANOĞLU


İNSANLIK DURAĞINA DAVET EDİYORUM

Açlık, yokluk, sefaletin ve savaşın adresi olan Halep´te insanlık dramı yaşanırken, dünya adeta kulaklarını tıkamış durumda.


                                 İNSANLIK DURAĞINA DAVET EDİYORUM

 

                 Açlık, yokluk, sefaletin ve savaşın adresi olan Halep´te insanlık dramı yaşanırken, dünya adeta kulaklarını tıkamış durumda. Türkiye, Halep´in çığlıklarını duyan tek ülke oldu. Yüzlerce Haleplinin yardımına koşan Türkiye, sınırda çadır kurup sıcak aş dağıtırken, İran milisleri güvenli koridordan geçen konvoya ateş etti.

İşte Türkiye Suriyelilere kucak açarken, İran öldürüyor. Türkiye Halep için dünyayı ayağa kaldırdı. Diplomasi görüşmelerle Halep´te yaşanan insanlık dramına dur dedi. Yaralılar Türkiye´ye getirilip, tedavi altına alındı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya devlet başkanı Putinle defalarca telefon görüşmesi yaparak Halep´te ki katliamların bir an önce sona erdirilmesini istedi.

Avrupa, Halep´teki olayları kınasa da Türkiye gibi davranmadığı aşikardır. Daha düne kadar Türkiye´nin AB´ne alınmaması için ağız birliği yapan Avrupa, bugün Türkiye´de AB zirvesi yapılması hususunda söz birliği yaptı. Zirve için gerekli alt yapı çalışmalarının da başladığı ifade edildi.

                Ortadoğu´ya barışın gelmesi için öncelikle her ülke üzerine düşen görevi yapmalıdır. İran gereğinden fazla büyük oynamaya başladı. Rusya´yla silah  alımı için anlaşma yaparken, bir çok ülke ile de farklı alanlarda anlaşmalara imza attı. Tüm bunları yaparken kendi petrolüne güveniyor.  Suriye´de akan kanı önemsemediği gibi masumların ölümüne neden olmaktadır. Halep´te ki, katliamlara ortak olması nasıl bir Müslüman  olduğunu da ortaya koymaktadır. Müslümanlıkla bağdaşmayan hareketlerde bulunması İran´ın nasıl bir ülke olduğunu açıkça göstermektedir. Esad rejimine destek vererek masum sivillerin ölümüne neden olması hiçbir insanlıkla bağdaşmaz. Suriye´de insanlık ayıbı yaşanmaktadır. Savaşın ortasında doğan çocukların tek bildiği oyun bombalardır. Bunlar kimin suçudur? Elbette başta Esad´ın, ardından yardım eden ülkelerin.

Her kim Suriye´de sivillerin ölümüne ortak oluyorsa, insanlıktan nasibini almayandır.  Savaş çocuklarının günahını kim çekecek? O çocuklar oyun yerine savaşı bildi. O çocuklar oyun yerine bombaları gördü. O çocuklar okul yerine enkaz yığınları arasında yaşama mahkum edildi.

??dünyayı çocuklara verelim

kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi

hiç değilse bir günlüğüne doysunlar

bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı??

 Şimdi söyleyin bakalım; silahların namlusundan çıkan kurşunların küçük bedenlere isabet ettiğinde kasalarınıza dolan paralarla çok mu mutlu oldunuz? Küçük bedenlerin kanlarından kendinize güzel bir hayat mı satın aldınız? Onların  hayallerini  yok etmeyi marifet mi bildiniz? Masumların üzerine yağmur gibi bomba yağdırmayı insanlık mı zannettiniz?

Evet söyleyin, susmayın! Ortadoğu´yu kana bulayarak, insanları öldürmeyi kendinize görev mi edindiniz? Susmayın, söyleyin. Ortadoğu´da ki barış güllerini soldurmayı ödev mi edindiniz?

              Terörle mücadele etmeyen ülkeler masumların kanlarını akıtmayı marifet sayarcasına insanlıklarını kaybettiler. Nasıl bir dünya düzeni var ki, masumların kanlarından nemalanıp, kendilerine hayat kuruyorlar. Tüm dünya ülkelerini insanlık durağına davet ediyorum.