Fatma Karahasanoğlu


ILICA´DA AKŞAM YEMEĞİ

Kahramanmaraş´ta düzenlenen üç günlük program dolu dolu geçti.


                                             ILICA´DA AKŞAM YEMEĞİ

                                          

             Kahramanmaraş´ta düzenlenen üç günlük program dolu dolu geçti. Anadolu Basın Yayın Birliğinin üyeleri  bir araya geldiği  Kahramanmaraş´ta her gün bir etkinlik yapıldı. Üyeler, bir  yandan belediye başkanlarını ziyaret ederken diğer yandan kendilerine özel hazırlanan gezilere katıldı. Programın son günü 20 Ocak Cumartesi günü Türkoğlu Belediyesine yapan ziyaretin ardından çarşı gezisi derken, hamam keyfi akşam saatlerine bırakıldı.

                    Üç gün boyunca, ABYB üyelerine tahsis edilen yarım otobüs, bu sefer Ilıca kaplıcalarına doğru yol aldı. Düz yolda ilerleyen otobüs, misafirlerini Ilıca´ya kavuşturmanın  telaşını yaşıyordu. Süleymanlı´dan kıvrımlı yola sapan otobüs, ister istemez hızını düşürdü.Saat yelkovanları koştukça, ABYB üyeleri sabırsızlanıyordu. Saat, 20.30´u gösterirken, otobüs kahvenin önünde durdu. Birer ikişer arabadan indik. Çaylar yudumlanırken, yemek siparişi verildi. Yemeğin gelmesi uzun sürünce hamam keyfide suya düştü.   

Yemekten sonra Ilıca´yı arkamızda bırakarak, gecenin karanlığında, Kahramanmaraş´a  doğru yola çıktık.   

              Ilıca´nın kısaca tarihçesine değinecek olursak; Antik dönemden beri kullanılagelen Süleymanlı ve Ilıca Kaplıcası  çeşitli uygarlıklara hizmet vermiştir. Bu bölgenin Bizans döneminde Mezopotamya´yı, Orta Anadolu ve İstanbul´a bağlayan yol üzerinde olması gelişimini hızlandırmıştır. 

Süleymanlı´da Bizans döneminden kalma ikisi sağlam, üçü harabe halinde 5 kilise bulunmaktadır.

 Roma dönemine ait, şu anda kullanılan 3 gözlü bir meydan çeşmesi bulunmaktadır. Çağın Bizans dönemine ait kalıntıları, açık hava müzesi görüntüsü vermektedir. 1886 Osmanlı salnamelerinde, Zeytin Kazasından bahsedilirken; kasabaya yarım saat uzaklıkta kaplıca ve manastırdan bahsedilmektedir.   

            Maraş´a 66 km. uzaklıkta olan Ilıca tarih boyunca insanların ilgisini  çeken bir yerleşim yeri oldu.  Ilıca sıcak suyun varlığı M.S 600?lü yıllara dayanır.  Süleymanlı (eski adıyla Zeytun  yıllarca ?Zeytin İlçesi? olarak anıldı.)

Kaplıca suyu,  bina içine alınmadan önce  kaya kovuğundan çıktığı dönemden beri şifa dağıtır. Araçların olmadığı dönemlerde insanlar şifalı suya katır üzerinde giderek ulaşırdı. Zaman içerisinde derme çatma binalar yapılarak, şifalı su bina içerisine alındı.

1987 yılında  Özal Hükümeti´nin TBMM´de çıkardığı yeni bir kanunla, Ilıca belde statüsüne kavuşarak belediyelik  oldu. 1989 ara seçimleriyle birlikte Ilıca, artık beş mahalleden oluşan bir beldeydi ve  artık bir belediye başkanı vardı. İlk belediye başkanı  Mehmet Kaçmaz oldu. Bugün hayatta olmayan belediye Başkanı Kaçmaz, Ilıca için çok çalıştı. Belediyeciliğin gerektirdiği kanunlar ve yasalar çerçevesinde, yeni yerler imara açıldı. Yeni, modern, konforlu otel ve pansiyonlar inşa edildi. 
                 Ilıca 30 Mart 2014 Yerel Seçimleri´yle birlikte belde statüsünden çıkarak Kahramanmaraş´ın Onikişubat ilçesine bağlı bir mahalle oldu.
Ilıca; modern otel ve pansiyonlarıyla, tertemiz yaylalarıyla, yayla havasıyla, temiz, düzenli, huzurlu, cıvıl cıvıl atmosferiyle, şifalı suyuyla insanları büyülüyor.