ismet eyüboğlu


ATATÜRK´Ü ANLAMAK

Bugün içinde bulunduğumuz koşullarda Türk milleti yedisinden yetmişine kadar yeniden Atatürk diyor.


                  ATATÜRK´Ü  ANLAMAK

              Bugün içinde bulunduğumuz koşullarda Türk milleti yedisinden yetmişine kadar
yeniden Atatürk diyor.
            Daha dün kimileri Atatürk isminden yararlanarak onun üstünden kendine çıkar
sağlamaya çalışırken kimileri de Atatürk adını tümüyle unutturmaya, hatta 
abuk subuk karalamalarla onu itibarsızlaştırmaya , temelli silmeye çalışıyorlardı.
Hatta Maçka hükümet konağı önünde yapılan formaliteden bir on Kasım töreninde
bu satırların yazarı: "Mustafa Kemal´in  askerleriyiz diye bağırdığı için ,birileri rahatsız
olmuş,birilerinin gözünde Çok uç bir çıkış yaptığı var sayılmıştı."
Yani yakın geçmişte bir donem Atatürk ´u savunmak nerdeyse kahramanlık sayılacak 
duruma gelinmişti.
Neyse gelinen durumda herkes Atatürk diyorsa biz bundan mutluluk duyarız.
Olması gereken de budur, demek ki Atatürk bu memleketin çimentosudur, seksen 
milyon Türk milletinin önderidir, onu kimse kendi kafasındaki dar kalıplara göre
yorumlayamaz, sığdıramaz.Atatürk bizim önderimiz olduğu gibi bütün mazlum 
halkların da önderidir.Çünkü o dünyada  emperyalizme karsı ilk büyük bağımsızlık
savaşımızı başlatan ve başarıyla sonlandıran liderdir,o sadece Anadolu´da yaşayan
insanlara değil bağımsızlık savası veren halklara esin kaynağı olmuştur.Kuzey Afrika´da , Cezayir´de,Tunus´ta, Uzak doğuda ,Hindistan´da , Latin Amerika´da dünyanın dört bir tarafında.Türk milleti Mustafa Kemal Atatürk gibi bir Lideri, Nazım Hikmet gibi bir ozanı kendi bağrından çıkardığı için ne kadar övünse azdır.Çünkü bu iki büyük devrimci insan Türk milletinin insanlığa armağanıdır.
Aynı şekilde dinimizin yüce önderi Hz. Muhammed de sadece Arap aleminin değil
bütün insanlığın önderidir, yol göstericisidir.
Böyle büyük önderler hep bunalımlı dönemlerde gelirler,değerleri zor zamanlarda
ancak anlaşılır.
Bugün de öyle;  Dünyamız , bölgemiz , ülkemiz zor zamanlardan geçiyor,büyük
acılar, sancılar yaşanıyor, göçler, ölümler, yoksulluklar, açlık, sefalet  dünyanın 
her tarafında almış başını gidiyor. Bütün bunlara duyarsız kalana , bana ne diyene
insan denebilir mı? Kaç yıldır rahat koltuklarımızda oturup Irak´ta , Suriye´de ,Libya´da 
olan bitenleri, kanlı sahneleri , denizlerde karaya vuran çocuk cesetlerini seyrediyoruz, 
Sıra bize ne zaman gelecek diye endişeli bir bekleyiş içindeydik.Sonunda Sıra bize de 
geldi, sokaklarımız kan golüne döndü, dış güdümlü bölücü terör örgütleri yanı başımıza kadar gelip askerlerimizi, polislerimizi, sivillerimizi katlettiler,Maçka´da altı insanımızı bölücü teröre kurban verdik.Güvenlik güçlerimiz gece gündüz dağlarda yaylalarda gece gündüz savaşıyor,ülkenin güvenliğini, bekasını sağlıyor.Onların sayesinde evlerimizde, is yerlerimizde, sokaklarımızda barınabiliyoruz.
Emperyalizm denilen bela bütün dünyanın baş belası.1993´te beri 12000 km. Öteden gelerek Batı  Asya´yı,Ortadoğu´yu yakıp yıkıp talan ediyor.Utanmadan, sıkılmadan 
gözümüzün içine baka baka bütün bunları demokrasi, özgürlük ,hak, adalet adı altında yapıyor.
Böyle bir durumda Bu millet Atatürk´e sarılmayıp, Atatürk´te birleşmeyip de ne yapacak?
Elbette ki onun ilkeleri, onun düşünceleri önümüzü aydınlatacak.
O halde Atatürk´ü anlamak demek ne demektir?
Atatürk´ü anlamak demek tam bağımsızlık demektir.
Kimsesizin yanında olmak demektir.
Atatürk,akıl ve cesaret demektir.
Atatürk, ırk, din, dil , mezhep ayırımı gözetmeksizin, antiemperyalist milliyetçi, halkçı,
devrimci olmak demektir.
Atatürk, kamucu, toplumu olmak demektir.
Atatürk, her insan gibi, bir faniydi ve erken gitti. Dolayısıyla yapmak istediği bir çok
şeyi, ya tamamlamadan, ya hiç başlatmadan bu dünyadan ayrıldı.Nedir onlar?
Eğitim seferberliği tamamlanmadı. Sanayileşme tamamlanmadı.Kültürel aydınlanma 
seferberliği tamamlanamadı.ve hepsinden önemlisi 0rtacag derebeylik düzeni 
tam anlamıyla tasfiye edilerek , köylünün topraklandırılması sağlanamamıştır.
Bu görevler gelecek kuşaklara bırakılmıştır.O halde bugünün görevi nedir?
Bugünün birinci görevi Türkiye´nin yeniden tam bağımsızlığı, ve  yurt bütünlüğümüzdür.
Yurt güvenliğimizdir. Eğitim ve üretim seferberliğidir.Milletin birliği , bütünlüğüdür.
Yurtta barış, komşularla işbirliği ve barıştır.
Ülkemiz ancak, bunları gerçekleştirirse sorunlarını çözer ve ilerler.