KÜÇÜREK ÖYKÜLER

KÜÇÜREK ÖYKÜLER

* Mendil, bir tutam saç, suskunluk!

KÜÇÜREK ÖYKÜLER

 

* Mendil, bir tutam saç, suskunluk!

 

* Yumurta işine giren Tavukçu Rıfat, aldığı yüz civcivin doksanının horoz çıkması sonrasında tavukçuluğu bırakmayıp köyün ahalisinin kümesindeki tavukları çalmayı denediği bir akşam, Atsız Salih´in tüfeğinden çıkan saçmaların hedefi olmasaydı, bir hafta sonra evleneceği köyün en güzel kızı Asuman, Tavukçu Rıfat´ın ölüm haberini aldığı o gece köyün en sessiz adamı Deli İbrahim ile İstanbul´a kaçmayacaktı.

 

* Küçükken, hacca gidenin bütün günahlarının affedileceğine ve hac dönüşünde işlediği günahlar kadar yargılanacağına inanan Asuman´ın ikinci kocası Kovboy Celal, köyün ahalisinin ineklerini çalıp sattıktan sonra hacca gitmek düşüncesiyle hırsızlığa çıktığı bir gece, ağırdaki ineğin ayak darbesi sonucu ölmeseydi, muhtemelen hacca gitmeyip parayı kumar masasında kaybedecekti.

 

* Ne zaman çocukluğumu düşünsemannemin üç tekerlekli bisikleti gelir aklıma. Yeni duydum. Bir tanıdığa 125 liraya satmış. Tanıdık sonuçta, 100 lirasını vermiş:?25 lirasını daha sonra veririm.? demiş. Annem anlattı. Hâlâ vermemiş.

 

* Hayat bir küçürek öyküydü annesinin parmak uçlarında yaşarken çocukluğunu Deli İbrahim´in!

 

* Kimsenin hayatına dâhil olmamalıydı. Dâhil oldukça eksikliğine gölge düşüyordu. Düşmemeliydi. Bu durum kendisinde sıra sayılarının içerisinde en gereksiz sayı olduğu hissini uyandırdı. ?Biraz da başkalarının sayması değil midir hayatımız?? diye düşündü. Düşündü. Hatırladı. İlkokulda ona da ona kadar saymayı ezberlediğinde kurdele takmışlardı. Yakasındaki kurdelenin iğretiliğini o zamanlar düşünmemişti. Şimdi ise insanları ezber ediyordu. Kendisinin vazifesi olarak kendisini dünden daha uzun gecelerde buna inandırmıştı. Kendisini buna o kadar inandırmıştı ki ?iki eli cebinde yolda yürürken gazete okuyordu.?

 

* Hiçbir şey için öyle uzun uzun vaktinin olmadığını Doktor Agâh Bey´den öğrendiği gün Deli İbrahim, yıllardır ertelediği memleketine gitme hayalini gerçekleştirememesinin pişmanlığını işte tam o anda daha bir başka anlam ile yaşaması gerekirken aklında bir başka hayalin çıkmaz sokaklarının kendisine yaşattığı pişmanlıkların olacağını inanın ben bile bilemeyecektim Deli İbrahim ben olmasaydım.

 

* Yüzünde asılı kalan (çoğalmayacak ama azalmayacak da olan) yaşanmışlık izlerini, yüreğinin zindanında aşkın kemendinle idama mahkûm eden bir adam gördüm dün gece kimsesiz bir sokak ortasında elleri cebinde yürürken.

 

* Çocuk iken ölse idi, hatırlanmaz idi. Ölmeyip yaşadı ise. Hatırlanmalı idi. Hatırla beni.

 

NEŞAT SAMAT