CADI
BÜYÜKŞEHİR’İN KÜLTÜR VE SANAT KURSLARI BAŞLIYOR!
Neyzen Tevfik diyor ki: “Geldikleri gibi gitmediler; kimi itini bıraktı, kimi bitini. Kimi de piçini bıraktı!... Yoksa bu kadar şerefsizin bizden olması mümkün değil!”
Cevat Fehmi Başkut (1905-1971
CEMAL KUTAY (1909-2006)
Mevlâna 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan Ülkesinin Belh şehrinde doğmuştur.
Küçük bir Karınca her sabah erkenden işine gelir ve neşe içinde çalışmaya başlardı…
Umutsuzdu, yalnızdı, hali yoktu,
Yazar ve İktisatçı Şevket Süreyya Aydemir 1897 yılında Edirne'de doğdu
1919'da Balıkesir'in Bandırma ilçesinde doğdu.
12 Ekim 1934 İnebolu- Kastamonu doğumlu Türk Edebiyatının usta Kalemi Oğuz Atay 11 yıl CHP’de Milletvekili olan Cemil Atayın oğludur. İlkokul öğretmeni annesi ve bir de kız kardeşi vardır.
10 Haziran 1914'te Trabzon'da doğdu. 18 Nisan 1988'de İstanbul'da yaşamını yitirdi.
Zaro Ağa, (1777, Bitlis - 29 Haziran 1934, İstanbul), bilimsel olarak kanıtlanmamış kaynaklara göre 157 ya da 160 yıl yaşamış, sözde Türkiye'nin en uzun yaşayan insanı ve bazı yabancı kaynaklara göre ise dünyanın en uzun yaşa
Herkesin ismini duyduğu ama kim olduğunu bilmediği Halikarnas Balıkçısı (karısıyla ilişkisi olduğunu anladığında babasını vuran adam) Bir Bodrum Masalı...
Yaşar Kemal ), Kürt kökenlİ Türkromancı, senaryo ve öykü yazarı.
Mahluka, haritayı eline aldığında ilk gözüne ilişen, üç haritada olan şekillerin aynısının olmasıydı.
Göl, her zamankinden daha karanlıktı.
Ahmet Sezai Karakoç (d. 22 Ocak 1933, Ergani, Diyarbakır.07 Haziran 2018), Türk şair, yazar, mütefekkir ve siyasetçi.
Titra, gözlerini yere eğdi. Babasının yüzüne bakmadan
Sait Faik Abasıyanık (1906- 1954)
TİTRASU -9
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, merhum Albayrak’ın şehrin kültürüne önemli katkılar sağladığını vurguladı.
BİR MEMET DAHA
Mehmet Akif Ersoy - Bülbül Şiiri
Ağacın Eyisi Özünden Olur
SANATIN EVRENSEL DİLİ TRABZON'DA BULUŞTU
Genç çağdaydım, kendimi bir dikenli yolda buldum;
Cişan sorulara kaçamak cevap verse de, Pamir’in beyninde bazı şeyler canlandı. Su, hiç konuşmadan kızarmış ekmeğini yiyordu. Arada bir Narlı’nın sorularını kısa kesik cümlelerle cevaplıyordu.
Ey Türk, senin köyün hür bir yuvadır