FINDIK İHRACATI 2024’ÜN İLK YARISINDA %40 ARTTI
Türkiye’nin ocak-haziran dönemindeki fındık ihracatı bir önceki yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 10, değerde de yüzde 40 artış gösterdi.
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Fındık ve Fındık Mamulleri Sektör Komitesi Başkan Yardımcısı Sebahattin Arslantürk, yaptığı yazılı açıklamada, ülkeden 6 aylık dönemde yapılan 144 bin 694 ton fındık ihracatından 1 milyar 170 milyon 96 bin dolar döviz girdisi sağlandığını belirtti.
DÜNYA TÜRK FINDIĞINI SEVİYOR
Arslantürk, 6 aylık dönemde Türkiye'den 124 ülkeye ihracat gerçekleştirildiğini belirterek, en çok ihracat yapılan ilk üç ülkenin geleneksel ihraç pazarları Almanya, İtalya ve Fransa olduğunu, 4’üncü sırada Polonya’nın yer aldığını, 5’inci sıradaki Çin Halk Cumhuriyeti’ne yönelik ihracatta ise yüksek oranlı artış yaşandığını aktardı.
Fındık ihracatının bu yılın ocak-haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 10, değerde de yüzde 40 artış gösterdiğini aktaran Arslantürk;“Trabzon’dan yapılan fındık ihracatının 2024’te ilk 6 aylık döneminde 43 bin 792 ton fındık ihracatı karşılığında 373 milyon 168 bin dolarlık döviz girdisi sağlandı. İhraç sezonu bazında ise Eylül 2023-Haziran 2024 dönemi olan 10 aylık dönemde 67 bin 774 ton karşılığı 539 milyon 38 bin dolarlık ihracat yapıldı. Toplam fındık ihracatının yaklaşık yüzde 32’lik kısmı Trabzon ilinden gerçekleştirildi.” bilgisini paylaştı.
ERKEN AÇIKLAMA FİYAT SPEKÜLASYONLARININ ÖNÜNE GEÇER
DKİB Fındık ve Fındık Mamulleri Sektör Komitesi Başkan Yrd. Sebahattin Arslantürk; 2024 yılı fındık hasadının başlamasına kalan 1 aylık sürenin çok önemli olduğunu, bu süre içinde hava şartlarının fındık rekoltesi üzerinde etkilerinin olabileceğine vurgu yaparak, geçtiğimiz aylarda 2024 yılı fındık rekoltesi ile ilgili çeşitli kesimler tarafından yapılan tahminlerin yersiz olduğunu ve fındık sektörü ile ilgili tüm paydaşlara hiçbir yarar sağlamadığını, artık fındık tarımında önümüzdeki riskleri öngörerek buna göre strateji oluşturularak politika üretilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Arslantürk, Küresel ısınma, iklim değişikliği, Avrupa ülkelerinin ormansızlaşma ve orman tahribatına yönelik katı kurallarına uyum ve bahçelerdeki verim düşüklüğü, bahçelerin yenilenmesi, iklim değişikliğine uyumlu fındık türlerinin geliştirilmesi gibi sektörün geleceğini ilgilendiren ve hayati önem taşıyan konuların tüm fındık sektör paydaşları tarafından ortak bir konsensüs içinde ele alınması gerektiğini ve fındığın geleceğinin bu risklere bağlı olduğunu ifade etti. Her yıl rekolte tahminleri üzerine yoğunlaşarak gereksiz tartışmalarla zaman geçirilmesi ve spekülatif açıklamaların bugüne kadar sektöre hiçbir fayda sağlamadığını aksine sektöre zarar verdiğini ifade etti.
Arslantürk, artık bu gerçeklerin görülmesi gerektiğini belirterek, fındık hasadının başlayacağı Ağustos ayı öncesinde yeni sezon fındık fiyatlarının açıklanması gerektiğine de vurgu yaparak, TMO’nun sezon öncesi hem fiyatı hem de alım politikalarını açıklayarak kamuoyunda yapılan fiyat spekülasyonlarının önüne geçilebileceğini sözlerine ekledi.