Bana Bu Ten Gerekmez
Bana bu ten gerekmez can gerektir
Ol baki Cennet'e iman gerektir
Zehi mürşit ki bizi Hakk'a iltür
Aşık canı ana kurban gerektir
Bular hot geçti Uçmak arzusundan
Didar göstermeye Sultan gerektir
N'iderim Uçmağı yahut huriyi
Bana dergahına seyran gerektir
Eğer Muhammed'e ümmet olursan
Dilinde zikr ile Kur'an gerektir
Namaz ü vird ü tesbih, zikr ü Kur'an
İnayet bunlara Hak'tan gerektir
Hakikat şerbetin içen aşıklar
Başı açık, teni uryan gerektir
Aşık Yunus bu sırrı anlayanın
Ciğeri büryan, gözü giryan gerektir
Bir Kez Gönül Yıktın İse
Bir gez gönül yıktın ise, kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değil
Bir gönül yaptın ise, er eteğin tuttun ise
Bir gez hayr ettin ise, birine bin az değil
Erden sana nazar ola, için dışın nur ola
Beli kurtulmuştan ola, şol kişi kim gammaz değil
Er odur alçak dura, ayak odur yola vara
Göz odur ki Hakk'ı göre, gündüz gören göz değil
Yunus Emre'm sözün satar, söze bal ü yağ katar
Altmış bin sarrafa satar, yükü gevherdir koz değil
Beslerdim Bu Nazik Teni
Dosttan haber geldi bana, durayım anda varayım
Müjdeleyene canımı vereyim anda varayım
Şol bir iki arşın bezin, ne yeni var, ne yakası
Kefen edinip eğnime, sarayım anda varayım
Can alıcı hot geliser, emaneti ver deyiser
Ben emaneti issine vereyim anda varayım
Yazuğum çok, günah öküş yürürüm bu dünyada hoş
Ettiklerimin hesabın, vereyim anda varayım
Beslerdim bu nazik teni, terk etmeyem derdim anı
Kara toprağa ben anı, karayım anda varayım
Canım gitti üş ben kaldım, naçar oldum yola girdim
Düşmanlarım şad olduğun, göreyim anda varayım
Üş bu ömür harmanını, derdim devşirdim ben anı
Yunus eydür bu harmanı, yele vereyim anda varayım
Cana Kıyan Gelsin
Bugün sohbet bizim oldu, bize bizim diyen gelsin
Bu aşk zehrin seve seve içübeni kanan gelsin
Bugün meydan-ı aşk içre, çağırıp bir ün eyledim
Müezzinlik bizim oldu, imam olduk uyan gelsin
Kanaat hırkasın geydim, selamet başını çektim
Melamet gömleğin biçtim, arif olup giyen gelsin
Bu ummanda delim gevher;eğerçi var, ele girmez
Bahası candır alınmaz, bugün cana kıyan gelsin
İşit derviş bu sözümü, ne etmişem kendüzümü
Hiçe satmışam özümü, bu cefaya doyan gelsin
Suret nakşın yumak ile, gönül milki temiz olmaz
Akıp rahmet suyu çağlar, gönül çirkin yuyan gelsin
Yunus Emre anı görmüş, eline bir divan almış
Alimler okuyamamış, bu manadan duyan gelsin
Canlar Canını Buldum
Canlar canını buldum, bu canım yağma olsun
Assın ziyandan geçtim, dükkanım yağma olsun
Ben benliğimden geçtim, gözüm hicabın açtım
Dost vaslına eriştim, gümanım yağma olsun
İkilikten usandım, birlik hanına kandım
Derd-i şarabın içtim, dermanım yağma olsun
Varlık çün sefer kıldı, Dost andan bize geldi
Viran gönül hurd oldu, cihanım yağma olsun
Geçtim bitmez sağınçtan, usandım yaz ü kıştan
Bostanlar başın buldum, bostanım yağma olsun
Yunus ne hoş demişsin, bal ü şeker yemişsin
Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun.
Gündüzler Olmuş Gece
Yer yüzünde gezer idim, uğradım milketler yatır
Kimi ulu, kimi kiçi, key kuşağı berkler yatır
Kimi yiğit, kimi koca, gündüzleri olmuş gece,
Kimi derviş, kimi hoca, mümin muhakkikler yatır
Doğru varırdı yolları, kalem tutardı elleri
Bülbüle benzer dilleri, danişment alimler yatır
Ulu, kiçi ağlamışlar, server yiğitler komuşlar
Baş ucunda yay asmışlar, dökülüben oklar yatır
Atalarının izi tozlu, enginleri dürlü donlu
Hüküm eder ay ü güne, şol usullü beyler yatır
Elleri dürür kınalı, hem karavaşlu dayelu
Karga gibi kara saçlı, gül yüzlü hatunlar yatır
Uşacıklar, oğlancıklar, oynar güler bülbül gibi
Ayrılmışlar;anaları, sinlerini bekler yatır
El bağlamışlar kamusu, hak Çalaptandır umusu
Düğürlü kızdır kimisi, alınmadık haklar yatır
Yunus bilmez kendi halin, Hak Çalap söyletir dilin
Bir nicesi yeni gelin, ak değirmi yüzler yatır.
Kan Yaş Akıtır Aktan Karadan
Ayırma beni Senden Yaradan
Düşer ölürüm ben bu yaradan
Öldüğüm için gam mi çekerim
Alır canımı bir gün Yaradan
Öldü diyeler, kaydım yiyeler
Bir kuş oluben, çıkam aradan
Ağlama derim şol gözlerime
Kan yaş akıtır, aktan karadan
Varam kul olam şeyh eşiğinde
Hırka dikinem bin bir pareden
Derviş Yunus'un maksudu budur
Alıp şeyhini çıka aradan
Yüz Bin Peygamber
Hor bakma sen toprağa, toprakta neler yatur
Kani bunca evliya, yüz bin Peygamber yatur
Cennette buğday yiyen, gaflet gömleğin giyen
Hem dünyaya meyleden, Adem Peygamber yatur
Arkasiyle kum çeken, göz yaşıyle yuğuran
Kabeye temel kuran, Halil Peygamber yatur
Vücudunu kurt yiyen, kurt yedikçe şükreden
Belalara sabreden, Eyyup Peygamber yatur
Balık karnında yatan, deryaları seyreden
Kabak kökün yastanan, Yunus Peygamber yatur
Kuyuda nihan olan, kul deyüben satılan
Mısır'a sultan olan, Yusuf Peygamber yatur
Yusuf'un yavu kılan, kurt ile davi kılan
Ağlayıp göğsüz kalan, Yakup Peygamber yatur
Asasın ejder eden, bahre urup yol eden
Fir'avnı helak eden, Musa Peygamber yatur
Ol Allahın habibi , dertlilerin tabibi
Enbiyalar serveri, Resul Muhammed yatur
Hayber kal'asın yıkan, kafiri oda yakan
Şahinler gibi bakan, Ali gibi er yatur
Ata ana gülleri, Kur'an okur dilleri
Fatm'ana oğulları;Hasan, Hüseyin yatur
İğnesin suya atan, balıklara getirten
Tacın tahtın terkeden, İbrahim Ethem yatur
Gündüzler saim olan, geceler kaim olan
Ariflerin sultanı, Bayzit Bestami yatur
Hakikat erleri, geçti dünyadan, her biri
Konyada;ol Mevlana Hüdevandigar yatur
Çoktur Hakkın has kulları, fikr eyle bunları
Saysam erenleri, görsen ne sultanlar yatur
Yunus sen de ölürsün, kara yere girersin
Kara yer altında, çok günahkar kullar yatur