Tarih: 17.06.2025 14:12

SON ARZU

Facebook Twitter Linked-in

                                       SON ARZU

 

                         Romanların bir çoğu insan hayatlarıyla özdeştir. Seçilen konular gözleme dayalı olduklarından okuyucuyla daha rahat bağ kurar.

                       Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “Son Arzu” romanında altı gencin sevdası işlenmektedir.   

Okul arkadaşı üç genç kız; Nuruyezdan, Vicdan, Zişan. Ailelerinden izin alıp Ramazan geceleri eğlence yerlerine giderdi. Bu geziler sık olmasa da, bazı geceler vuku bulurdu. 

Nuruyezdan, babasını küçük yaşta kaybetmiş büyükbabası, büyükannesi ve annesiyle birlikte konakta yaşamaktaydı. Bir dediği iki edilmezdi. Yaşı on sekiz olmasına rağmen çocuk gibi şımartılırdı. 

Kızlar, sokağa çıktıklarında mutlaka yanlarında konak çalışanlarından biri olurdu. Konağın aşçısı Hoşkadem o gün kızlarla birlikte çıktı. 

Kızlar, fıkır fıkır gülerek yürürken, Hoşkadem, çevresine elinde tuttuğu sopayla tehditler savurarak kimseyi yanlarına yaklaştırmadı. 

Ancak üç kız, arkalarından gelen üç delikanlıyla el göz hareketleriyle birbirlerine olan sevdalarını anlatmaya çalıştı. 

Hoşkadem, olayın farkına varınca, hem kızları hem de delikanlıları azarladı. Kızlar, güle oynaya konağın yolunu tuttu. 

                  Nuruyezdan’ın büyükbabası torununun üzerine adeta titriyor, okuması lazım gelen her şeyi yaptığına inanıyordu. İki valide için de Nuruyezdan çok önemliydi. 

Yine bir Ramazan akşamı eğlenceye gitmek için ailelerinden izin isteyen kızları bu sefer konağın uşağı İdris arabayla götürdü. Kızlar, arabanın içinde gülüp eğleniyor. çevrelerine bakınıyordu. 

Sıkışan bir çok at arabası kalabalığın içerisinde zor ilerliyordu. Kızların bulunduğu arabada, sıkışan arabaların arasındaydı. 

Arabanın yan camlarına kızların daha önce gördüğü gençler belirdi. Her biri seçtikleri kızlara name verdi. Nuruyezdan, karşısında duran sarı saçlı, mavi gözlü gençten o kadar etkilendi ki, aldığı nameyi hemen koynuna attı. Diğer iki kız, Vicdan, Zişan aldıkları nameleri isteksizce koyunlarına soktu. 

Nuruyezdan artık eve dönmeleri gerektiğini iki kıza söyleyip, arabacıya emir verdi. Konağa girer girmez her üç kız merdivenleri çıkıp odaya girdi. Nuruyezdan, arkadaşlarını masanın başına oturttu. Ve kapıyı içerden sürmeledi.  

Aldıkları nameleri sırayla okumaya başladılar. Nuruyezdan, ilk kez erkekten name aldığından heyecanlıydı. Okuduğu satırlarda hep kendine pay çıkardı. Namenin sonunda Rıdvan Sabih ismini okudu. Nuruyezdan heyecandan kalbinin duracağını hissetti. 

Zişan, namede ciddiyet görmediğini Rıdvan Sabih beyin herhangi bir kıza sıradan bir name yazdığını söyledi. Vicdan da kendine göre yorum yapar. 

Nuruyezdan, yorumları doğru bulmaz. Rıdvan Sabih’e aşık olduğunu söyler.  Zişan, Vicdan aldıkları nameleri okurlar. Ancak ilk kez erkekten name almadıkları için namelere ciddi bakmazlar. Zişan’a name veren Namık Senayi izdivaçtan söz etse de, Zişan gülüp, geçer. Vicdan’a name veren Necdet Eşref’te izdivaçtan söz etmesi Vicdan’ın umurunda olmaz. 

Üç kız, uzun uzun nameler üzerine konuşur tartışır. 

Nuruyezdan gibi iki kız kendilerini sevdaya fazla kaptırmaz. Nuruyezdan’ın gecesi gündüzü Rıdvan Sabih olur. Her yerde onu düşünür. Name yazar, name alır. Ancak Rıdvan Sabih izdivaçtan hiç söz etmez.

Altı genç arasında bazı günler gezmeler hasıl olur. Gezerler eğlenirler. 

Vicdan, Necdet Eşref’le izdivaç yapar. Zişan Namık Senayi’yle bir şekilde tartışır ve ayrılır. Nuruyezdan, olduğu yerde sayar. Rıdvan Sabih’le görüşmeleri azalır. Dahası biter.  Rıdvan Sabih’in nameleri kesilir.

Nuruyezdan, bu duruma çok üzülür. Yemeden  içmeden kesilir. Bir de buna ruh bozukluğu eklenir. Nuruyezdan, konaktakilere bir şey söylemez. Onlardan adeta kaçar olur. 

Rıdvan Sabih’e sürekli name gönderir ancak cevap alamaz. Genç kız, iyice bunalıma girer. Odasından çıkmaz olur. Eski neşesi kalmaz. Ela gözleri süzülür. Ne yapacağını bilemez. 

Rıdvan Sabih’le ilgili bilgi almak için Vicdan’a gitmeye karar verir. 

Vicdan’ın kocası Necdet Eşref’e Rıdvan’ı sorar. Aldığı yanıtlar karşısında sarsılır. 

Rıdvan Sabih’in annesi Nuruyezdan’ın mektubunu bulur. Ve oğluna kızar. Kalp krizi geçirir. Görüşmemesini ister. Doktor da, kadının söylediklerini tas dikleyince Rıdvan Sabih araya mesafe koyar. 

Nuruyezdan, kabullenemez. Bayılacak gibi olur. Sevdasından vazgeçmeyeceğini söyler.  Yine bir gün Nuruyezdan,  Rıdvan Sabih’e name yazıp gönderir. Hemen cevap yazmasını da istirham eder. Ne var ki, Nuruyezdan’ın isteği kabul görmez.

Aradan zaman geçer.

Nuruyezdan, tekrar name yazıp, gönderir. 

Rıdvan Sabih, kısa bir name yazıp gönderir. Bahçıvan’ın kulübesinde buluşmalarını söyler. 

Bir gün sonra kulübede bir araya gelirler. Nuruyezdan, içindeki sevdayı her fırsatta dile getirip, ağlar. Rıdvan Sabih annesinin hastalığını bahane eder. Artık görüşmemeleri gerektiğini söyler. Dahası name göndermemesini de Nuruyezdan’a açık açık söyler. 

Nuruyezdan, iyice sarsılır. Ayakta duramaz hale gelir. Rıdvan Sabih’e yazdığı sevda namelerinin yalan olup olmadığını sorar. Delikanlı, doğru düzgün cevap veremez. 

Nuruyezdan ağlar. Başka bir kadınla evlenmemesi için Rıdvan Sabih’e yemin ettirir. 

Sabih, kendini zorlayarak yemin eder.  Artık ne görüşürler ne de mektuplaşırlar. 

Nuruyezdan günden güne tükenir.  Bir kez daha Vicdan’ın eşi Necdet Eşref’e giderek Rıdvan Sabih hakkında bilgi alır. Bu sefer aldığı bilgi Nuruyezdan’ı kalbinden vurmuştur. 

Rıdvan Sabih, annesinin ısrarı üzerine evlenmiştir. Nuruyezdan yıkılır. Yaşamanın bir değeri kalmadığını düşünür. Rıdvan Sabih’siz hayatın işkence olduğunu kendi kendine itiraf eder. Nuruyezdan’ın aklı başından gider. Hiç bir şey düşünmez olur. 

Ailesi kızlarının durumuna üzülür. Doktor çağırırlar. İlaç alırlar. Nuruyezdan hiç bir şekilde iyileşmez. 

Doktor, genç kızın bunalımlı günler geçirdiğini söyler.

O sıralar, Nuruyezdan’ı görüp beğenen bir genç konağa gelip, büyükbabadan, torununu izdivaç için ister.

Büyükbaba tam zamanında düşünüp, torunu için izdivaç teklifini kabul eder. Dede torun izdivaç üzerine konuşur. Kız, izdivaca baştan karşı çıksa da, büyükbabasının ısrarı üzerine kabul eder. Bir hafta içinde Nuruyezdan ile Ragıp Şeyda  bey evlenir.

Nuruyezdan, gönlünden Rıdvan Sabih’i silip atamaz.  Ruhen ona ait olduğunu düşünerek,  izdivaçtan mutlu olamaz.  Kocası Şeyda bey bu durumdan müteessir olur. Zevcesini mutlu etmek için çok uğraşır. 

 İzdivaçlarının beş ayı geride kalır. Nuruyezdan, bir türlü alışamaz. Şeyda beyin işe gittiği bir gün Nuruyezdan, yazdığı nameyi çalıştığı yere gönderir. 

Şeyda bey, aldığı nameyi dikkatle okur. Zevcesi daha fazla izdivacı sürdüremeyeceğini gönlünün başka erkekte olduğunu ve hala unutamadığını açık dille yazar. Hayatına son vereceğini de, satırlara ekler. 

Şeyda bey, nameyi okur okumaz konağa koşar. 

Nuruyezdan, büyükbabasından başlayıp, konakta herkesten helallik alır. Sonra odasına gidip, babasının silahıyla kendisini vurur. 

Şeyda bey, kilitli kapıyı açar. Karısını kanlar içinde görür. Hemen doktor çağrılır. Nuruyezdan kalbine nişan alır ancak alt kısmından giren kurşun ciğerine saplanır. Nuruyezdan, son nefesini vermeden kocası Şeyda beyden Rıdvan Sabih’i getirmesi ricasında bulunur. Son kez görmek istediğini söyler. 

Şeyda bey, zor da olsa, karısının son arzusunu yerine getirmek için konaktan ayrılır. Rıdvan Sabih’i verilen adreste bulur. Olan biteni Şeyda bey anlatır.  

Rıdvan Sabih umursamaz tavır sergiler. Şeyda bey, ölüm döşeğinde olan birinin son arzusunun yerine getirilmesi için Rıdvan Sabih’e  adeta yalvarır.

Rıdvan Sabih,   gitmemek için diretir. Nuruyezdan’ı hiç sevmediğini, gitmek için de, sebebi olmadığını söyler.

Ragıp Şeyda bey, üzgün bir şekilde konağa geri döner. Zevcesi Nuruyezdan, son nefesini vermeden  gözleriyle kocasının arkasına bakarak Rıdvan Sabih’i aradı.

 Göremeyince, gözlerini Ragıp Şeyda’ya çevirdi. Ragıp Şeyda zevcesinin ne demek istediğini anlayarak, yanına iyice yaklaştı. Ve Rıdvan Sabih’in gelmek istemediğini dahası eşini gücendirmemek için gelmediğini söyleyince, kurşunun öldüremediği Nuruyezdan’ı son sözler  öldürdü.                                   

 

                                                               DUYGU KARAHASANOĞLU 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —