Maçka’da kalandar

 Maçka’da kalandar

Her yıl Livera’da (Yazlık) Mahallesinde kutlanan kalandar eğlencesi bu yıl İspela (Ocaklı) ve Kapıköy Mahallelerinde de çeşitli etkinliklerle kutlandı

                   Maçka’da kalandar

 

                Her yıl Livera’da (Yazlık) Mahallesinde kutlanan kalandar eğlencesi bu yıl İspela (Ocaklı) ve Kapıköy Mahallelerinde de çeşitli etkinliklerle kutlandı. Maçka’nın geleneği haline gelen kalandar gecesi ve adetleri yüzyıllardır devam etmektedir. 

                 Rumi  Takvim’in ilk ayı olarak kabul edilir. Rumlardan kalma bir gelenek olduğu da söylenir. Dahası Trabzon ve çevresinde yaşamış olan Trabzon İmparatorluğu hükümdarlığından kalma bir Rum geleneğidir.

 

                                    Kalandar gecesi

 

                   Kalandar gecesi çeşitli etkinliklerle kutlanır. Maniler söylenir, türkülerle horon halkası kurulup oynanır. Ateş yakılır. Etrafında dolaşılır.

                   Rumi takvimin ilk gününde kutlanan Kalandar gecesi Miladi takvimde  13 Ocak Perşembe gününü 14 Ocak Cuma gününe bağlayan gece kutlandı. Maçka’da bu yıl üç ayrı mahallede kalandar eğlencesi düzenlendi.

 

                                              Liverada kalandar

 

                          Livera yıllardır bu geleneği kesintisiz devam ettiren köylerden biridir. Köyün gençleri ata kültürünü yaşatmak için kalandar gecesi düzenledi.  Kalandar gecesinde geleneğe uygun gelin damat, kız istemeden sonra  kapı kapı dolaşıp hediye alma. Gecenin ayazında hoşça vakit geçirildi. Yakılan ateş yüzlerde farklı manalar bıraktı. Alınan hediyeler bölüşüldü. Torbalardan çıkan canlı horoz geceye ayrı bir renk kattı.

Kalandar gecesinde kabak tatlısı, fındık, ceviz, mandalina portakal gibi meyveler yiyecekler bolca ikram edildi.    

             Kalandar geleneğine göre yakılan ateşe on iki ayı simgeleyen on iki tane zeytin yaprağı atılır. Yanmasına göre mevsimin sıcak ve soğuk geçeceğine bakılır ve buna inanılır. Kalandar geleneklerinden biri de, aile gezmesidir.

                Kalandar gecesi gecenin ayazında yakılan ateşin kırmızı alevinde eller uzatılır. Eğlencenin doruk noktasına ulaşıldığında özenle hazırlanan yiyecekler yenir. Davetliler kendilerini ayazın ateşine ve özenle hazırlanan masanın yiyeceklerine bırakır.

 

                                            Kapıköyde kalandar

 

                 Kapıköy Mahallesi Kalkındırma ve Yardımlaşma Derneği  derneğinin organize ettiği kalandar eğlencesinde sıraların üzerine dizilen tencerelerde  neler yoktur ki, sarmalar, kabaklar, patates, içli ekmek vb. her biri damak zevkine uygun olarak hazırlanmıştı. Bir yandan yemekler yenirken diğer yanda horon halkası kuruldu. Kimi gönlünce horon etti. Kimi de ateşin zevkini çıkarmaya çalıştı. Herkes kendine göre kalandar eğlencesini yaşadı. Soğuk havaya aldırış etmeden kalandar eğlencesine katıldılar. Gecenin ayazı eğlenceye engel olamadı. Havada uçuşan kar tanecikleri yere düşer düşmez gözden kayboldu. 

 

                                                 Maçka

 

                     Maçka zengin bir kültüre sahiptir. Trabzon’un on sekiz ilçesinden en farklı olan ilçelerden biridir. Maçka bünyesinde farklı ilçelerden gelenle kültür mozaiğini geliştiren tek ilçe olma özelliğine de, sahiptir. Dünyaca ünlü Sümela Manastırını bünyesinde barındırmaktadır.   Maçka, altmış iki mahallesiyle kendine özgü bir ilçedir.

 

                                          İspelada kalandar

 

                    İspela (Ocaklı) Mahallesi de 13 Ocak’ı 14 Ocak’a bağlayan gece kalandar eğlencesi düzenledi. Yöresel türkücülerin sahne aldığı kalandar eğlencesi davetlilere hoş saatler yaşattı. Bu mahallede de kalandar geleneğinin ateşi yakıldı.

 Horon halkası her geçen dakika büyüdü. Çuval yarışması, ip çekme, yumurta yarışması geceye ayrı renk kattı. Yöresel şarkıcıların seslendirdiği türküler davetlileri daha da coşturdu.

 

                                             Kalandarın bir başka geleneği

 

                Kalandarın bir başka  geleneği de, gidilen kapılardır.  Gittikleri  evlerden un,su ve tuz toplarlar. Evleri gezen bu kişiler kılık değiştirir üzerlerine zil, çan, kelek gibi ses çıkaran eşyalar takar ve yüzlerini boyarlar.

               Ev ziyaretlerinde bir annenin ilk çocuğu ile bir annenin en küçük çocuğu hiç konuşmaz, bu konuşmama önemli bir kuraldır. Yiyecek istedikleri evlerin sahipleri ise özellikle bu kişileri konuşturmaya çalışırlar, eğer konuşacak olurlarsa ev gezmeleri yeni baştan başlar.

Yiyecek toplama işi tamamlandıktan sonra üç yol ağzının birleştiği bir yerde toplanan un, su ve tuz yoğrulur. Yakılan ateşte bu hamur pişirilir. Pişirilen bu hamura golot / kolos denir. Bu kolostan yiyen kişinin o gece rüyasında evleneceği kişiyi göreceğine inanılır.

                   Kalandar ayının genelinde ise kışlık ihtiyaçların eksik olmamasına dikkat edilir; mutfak erzakı, hayvan yemi ve odun gibi temel ihtiyaç malzemelerinde eksik varsa tamamlanır.

 

                                                      Karakterler

 

                  Karakoncolos oyununda karakterler çeşitlilik göstermektedir.  ‘Ayı, Doktor, Damat, Ateşçi, Gelin, Ağa, İhtiyar ve Deve’ karakterlerinde Karakoncolos oyunu sahnelenir. Bazı oyunlarda karakterler değişiklik gösterir.  ‘Gelin, Damat, Sarhoş, Kemençeci, İhtiyar, Kocakarı, Ayı, Türkücü, Heybeci, Haberci, Kurt, Korucu’ gibi tiplemelerden oluşmaktadır. Karakoncolos oyununda kişi sayısı arttıkça yeni karakterler oluşturulabilir. Oyun sabit bir kalıp içerisinde değildir.