KİRALIK KONAK

   KİRALIK KONAK

Kiralık Konak, Yakup Kadri Karaosmanoğlu‘nun 1922 yılında yayınlanan ilk romanıdır

 

                                                   KİRALIK KONAK

 

                  Kiralık KonakYakup Kadri Karaosmanoğlu‘nun 1922 yılında yayınlanan ilk romanıdır. Yazar, bu romanında Tanzimat, Meşrutiyet ve Cumhuriyet kuşakları arasındaki görüş, anlayış ve yaşayış farklılıkları üzerinde durur. Roman, realizmin etkilerini taşır.

                   Romanın kısaca konusu; Naim Efendi, büyük konağın en yaşlısıdır.  II. Abdülhamit döneminin önemli kişilerinden, emekli bir bakandır. Tam bir Tanzimat efendisidir. Gelenek ve göreneklerine sıkı sıkıya bağlıdır. Karısı Nefise Hanım ölmüş, konaktaki düzen bozulmuştur. Naim Efendi, kızı Sakine Hanım, damadı Servet Bey, torunları Seniha ve Cemil ile aynı konakta yaşamaktadır. Damadı lükse düşkün bir adamdır. Torunu Seniha ise çok serbest yetişmiş bir kızdır.  Cemil’de Seniha’dan farklı değildir. Gece hayatı her iki gencin vazgeçilmezidir. Cemil, bazı geceler kumar partilerine katılır, eve sabaha karşı dönerdi. İki kardeş konağı sıkıcı bulur, kendi hayatlarıı  yaşamak isterdi. 

Seniha, her sabah odasına girip çıkan Faik’ten hoşlanmasa da, içten içe kıskandırmayı severdi. Seniha bir gün halasının adada ki, köşküne gider. Günlerini amaçsız, geçirir kimseyle ciddi manada dostluk kurmaz. Halası bu duruma içten içe üzülerek Seniha’nın İstanbul’da ki arkadaş ve dostlarını adaya davet eder. Adaya gelenler arasında Faik ve Hakkı Celis’de vardır. Seniha’nın iki kız arkadaşı da adaya gelir.  Hala, gençlerin gelmelerinden büyük sevinç duyar. Gençlerin rahat etmesi için elindne geleni yapar. 

Seniha, her gün arkadaşlarıyla birlikte denize gider, lakayıt davranışalrını sürdürür. Gençler arasında yürüyüş, yarışı başlar. Hakkı Celis her zaman arkada kalır. 

Faik, genç kadın ve genç kızlar tarafından dikkat çeken bir şahsiyettir. Seniha, Faik’in kedniisyle ilgilendiğini fark edince biraz şımarıır. Seniha’nın Faikle baş başa kalması Hakkı Celis’i içten içe rahatsız eder. Dahası üzer. Çünkü Hakkı Celis Seniha’yı sevmektedir. 

Seniha, adadaçok eğenir. Faik’le olan ilişkisi de bir hayli ilerler. 

                   Naim  efendi Seniha ile Faik’in ilişkiini öğreni. Evlenmeleri gerektiğini düşünerek, eski arkadaşı olan Faik’in babasıyla görüşmeye gider.  İki eski saray adamı birbiirleirni sevmeselerde nezakette kusur etmezler. Konuşmaz uzayıp gider. Ancak konu bir yere bağlanmaz. Naim efendi yüreği buruk, konağa geri döner. 

Seniha, büyükbabasının odasına gider ve işine neden karıştığını sorar. Büyükbabasına karşı ağır sözler söyler. Yaşlı adamın, konakta en çok sevdiği  Seniha’dır. İşittiği sözler, yaşlı adamı derinden üzer ve rahatsızlanır. Doktor çağrılır, Naim efendinin hizmetine bakan kadın, doktorun dedikleirni eksiksiz yerine getirir. Seniha, hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam eder.  Naim efendi bu olaydan sonra Seniha’yla konuşmaz. İçine daha da, kapanır.                

                    Savaş yıllarıdır. Savaşın yarattığı ekonomik kriz konağa da yansır.  Zenginlerle günü gün eden  Seniha Avrupa’ya gider.  

Damat Servet Beyde, sıkıcı bulduğu konak yaşamından ve Naim Efendi’den kurtulmak için bir apartmana taşınır. Naim Efendi konakta yapayalnız kalmıştır. Ziyaretine kardeşinin oğlu Hakkı Celis gelmektedir. Naim Efendi, Hakkı Celis’ten her tülrü haberi alır. Adeta dünyaya açılan tek kapısı olur. 

Bu arada Hakkı Celis cepheye gitmiştir. Seniha Avrupa’dan dönünce yine eski serbest hayatına devam eder. 

                  Naim Efendi, konağı kiraya verip kız kardeşinin yanına çıkmak isterse de konağı hiç kimse kiralamaz. Çünkü Naim Efendi gelen kiracılara konağın kiralık olmadığını söyler. Konağın bir çok odası harebe olmuştur. Gelen kiracıların bir çoğu da, harabe olan odalardan dolayı konağı kiralamaktan vazgeçmiştir. Naim Efendinin kız kardeşi ısrral konağı kiraya verilmesini istemektedir. Bir çok kiracı bulup konağa göndermiştir. Fakat her biri sonuçsuz kalıp, konak kiralanmamıştır. 

                 Bir gün, Servet Beylerde verilen bir ziyafette cepheden izinli gelmiş bir subay, Hakkı Celis’in birkaç gün önce şehit olduğu haberini verir. Seniha buna kayıtsız kalır. Naim Efendi, hızla değişmesine akıl erdiremediği bir çöküş dünyasında, konağında tek başına kalır.