?yardım etmeyi severim?

?yardım etmeyi severim?

Bağışlı Mahallesinde yaşayan Nazire teyze ilerlemiş yaşına rağmen her işini kendisi yapıyor

?yardım etmeyi severim?

 

Bağışlı Mahallesinde yaşayan Nazire teyze ilerlemiş yaşına rağmen her işini kendisi yapıyor

 

 

  Anadolu kadının bir örneğini de, Bağışlı Mahallesinde yaşayan Nazire Günaydın. Tek katlı evinde yalnız yaşayan Nazire Günaydın yılların yorgunluğunu yüzündeki çizgiler ele verdi.

Nazire Günaydın evinin kapılarını Maçka Haber´e açtı.  Tahta kapıdan koridora açılan üç kapıdan biri mutfağın kapısıydı. Kuzine soba baş köşede yerini alırken, soğuk havaların vazgeçilmezi olduğunu anlattı.

Nazire teyze, ayakta kaldı. Önce sobanın üzerinde kaynayan güğüm suyundan çay demledi.

 

Sofrayı kurdu

 

Nazire teyze, sofrayı kurdu. Tahta iskemlelere oturup çaylarımızı yudumlarken Nazire teyze anlatmaya başladı. ? bu gördüğün ev altmış üç yıl önce yapıldı. O zamanlar, yokluk vardı. Zor şartlarda yapmıştım. Şimdi durumum Allah´a şükür çok iyi. Yalnızlık var. Onun dışında hiçbir sıkıntım yok. Eşimi yirmi beş yıl önce kaybettim. Allah´a şükür üç evladım var. Arayıp sorarlar. Kendi kendime yetiyorum. Sabah ezanıyla kalkar.  Namazdan sonra ahırda hayvanlarımı yediririm. Ben kahvaltımı geç yaparım. Acıkmam, iştahım hiç olmaz. Her günüm bir önceki günü aratmayacak şekilde geçer.?

 

Yardım etmeyi severim

 

Nazire teyze, oldukça yardımsever bir Anadolu kadını. Ana yol üzerinde bulunan evine bir çok turist konuk oluyor. Bunların arasında Arap ailelerinin de, olduğunu söyleyerek; ?yazın buraya çok turist gelir. Şuralarda piknik yaparlar. Bu kadar ev olmasına rağmen bir tek bana gelirler. Bende onlara çay veririm, ekmek veririm, ayran veririm. Onlarda memnun olurlar. Bir Arap ailesi beni hiç unutmaz. Her yıl gelirler. Bana hediyeler getirirler. Aklınıza ne gelirse. Onlara ne yaptım? Ayran istediler, ayran vermiştim.?

Nazire teyze Arapça bilmiyordu: ancak işaret diliyle onlarla anlaşmasını bildi.  Onlarda Nazire teyzenin gülen yüzünü hiç unutmadı.